ME
NU

OMELIE / Omelie TR

20 gen 2019
20/01/2019 – OLAĞAN DEVRE 2 Pazar Günü - C

20/01/2019 – OLAĞAN DEVRE 2 Pazar Günü - C

Hıristiyanların Birliği için dua haftasının ilk günü!

  1. Okuma Yeşaya 62,1-5 * Mezmur 95 * 2. Okuma 1Kor 12,4-11  *  İncil Yh 2,1-12

 

Yeşaya peygamberin sözleri Noel zamanında duyduğumuz başka okumaları çağrıştırmaktadır. Bu geçen devrede İsa; kendisini fakirlere Allah’ın armağanı olarak, Peder’in tüm halkları aydınlatmak için gönderdiği ışık olarak, herkesin tapınmasına layık Kral olarak, uzaktan görebilen yıldız olarak  gösterdi! İsa; Allah’ın halkına olan sevgisini bir damadın karısına gösterdiği gibi gösterecek: Allah’ın ve tüm insanların, herkesin sevinci olacaktır. Bu sevinçli açıklamalar, İsa’nın kendisi hakkında ettiği yeni açıklamayı kabul etmemize yardımcıdır. Bu açıklama; yıldızın Müneccimlere ve Peder'in Ürdün Nehrinde Yahaya'ın yanında toplanan halka edildikleri açıklamadan sonra, üçüncü açıklama olarak geliyor. Bu yeni açıklamanın fırsatı; tam bir düğün, insanın sevgisinin bayramıdır. Nasıra'ya yakın Kana‘dayız. Aziz Yuhanna bu olayı bol bol detay ile anlatarak birçok daha derin, daha büyük gerçeklere ima ediyor. Bir erkek ile kadın arasında doğup sonsuza dek sürüp giden sevgi, bizi Allah'ın halkının ve bütün insanlığın üzerine dökülen gerçekten ebedi olan sevgini düşünmeye götürüyor. Halk, Allah'ın bu sevgisine aynı derecede sadakatle ve sevinçle karşılık verebilecek mi? Cevabı Meryem’in Oğluna söylediği sözde bulmaktayız: “Şarapları kalmadı”. Şarap, sevincin işareti ve kaynağıdır. Evlenenlerin “Şarapları kalmadı”: Sevinçleri kalmadı mı demektir? Sevinç, karşılıksız ve gerçek sevginin meyvesidir. O halde evlenenler sevgisiz. Bu olabilir mi? Hangi düğünde sevgi yoktur?

Peygamberler halkı, Allah’ın sevdiği ve seçtiği gelin olarak gösterirler. Ama bu gelin artık kocası Allah’a sevgiyle hizmet etmiyor, O’na korkuyla, mecburiyetten hizmet ediyor; bir köle imiş gibi emirlerini yerine getiriyor. Halkın bu davranması şekli, Feriselilerin öğretilerinin ve din adamların kanunlarının sonucudur. Ve de halk Allah’ına böylece itaat etmekten artık zevk almamaktadır. Hiç kimse  sadık olamayan bu “gelin-halka” sevinç şarabını veremiyor. Çünkü o; bir hizmetkar gibi, başka sahte sevgiler arayışında kaçmalar yapmakta yaşıyor.

İsa; gerçek sevginin ve bundan gelen yıkılamaz gerçek sevinç, Peder’ine sunmasından, havarilerine ikram edeceği şaraptan, haçta dökülecek kandan, geldiğini bilmektedir. “Saatim gelmedi”. Meryem, şimdiden Oğlunun bizim için sevinç olduğunu biliyor ve hizmetkarlara O’na dikkat verip itaat etmeleri için talimat veriyor. İsa’ya itaat etmek; takdis, refah ve yaşam verir!

Ne zaman ki İsa, yanında Kendisine benzeyen, itaat eden – çünkü İsa, İtaat Edendir – insanları buluyor, onları görmezlikten gelemez. Ve işte İsa hizmetkarlara kolay ve basit bir emir veriyor, onlardan körü körüne itaat bekliyor: Şölendeki “şefe” şarap imiş gibi ikram etmek için su getirmelerini istiyor. Hizmetkarlar isyan etmiyor, İsa’ya itaat ediyorlar. El ve ayak yıkamaya yarayan taş küplerdeki su, harika bir şarap oluyor!

Allah’a yüzeysel bir şekilde itaat edeceğine İsa’yı severek ve dinleyerek itaat edersen, yaşam, sevgi, sevinç ve hoşnutluk elde edersin! Eğer Allah’a korku için değil de, İsa’yı sevdiğin için itaat edersen, o zaman herkese yaşamı mutlu kılan bir sevgi ve hayrete düşüren bir barışı verebilirsin! İsa’dan gelen şarap; kötü şaraptan sonra gelen, iyi şaraptır. Evlilerin insani sevgisinin mutluluğu, kötü şarap gibidir ve de hemen bitmektedir. İsa’ya itaat etmenin mutluluğu ise sonsuzdur ve evlilerin yaşamını devam eden bir bayrama çevirir.

İsa’ya itaat etmenin sevinci, halkı olan Kilisenin sevgi vermeye ve ekmeye daima hazır bir gelin olmasını sağlar, öyle ki Kilise her durumda sevgi, somut sevgi verip değişik hizmetleri herkesin yararına dağıtır.

İkinci okumada Aziz Pavlus da Kiliseyi içten canlandıran Allah’ın Ruh sayesinde, aldığı armağanları dağıtmakta dikkatli olarak gösteriyor. Kutsal Ruh, Kilisenin susuzluğunu giderdiği şaraptır; bu şarabı Kilise düğün kutlamasına davet ettiği bütün insanlara ikram edebilir.

Kutsal Ruh’a karşı uysal olduğumuz zamanlar yaşamımız bütün Kiliseye fayda vermektedir. Maalesef Kilise bir çok kere üyelerinin günahları yüzünden bölünmüş gözükmektedir. İsa’ya olan sevgimiz ve Ruh’a itaatimiz bizi birleştirip birbirimizle gerçek kardeşler olmamızı sağlıyor,  bizi bölünme engelini aşan ve kutsal bir birliğe ulaştıran derin sevinç ve imanı yayan insanlar kılar. Bu kutsal birlik, Peder'in evlatlarının arasında yeniden parlatacağı armağan olacaktır.

OKUMALAR

  1. Okuma Yeşya 62,1-5

 

Doğruluğu ışık gibi parlayıncaya, kurtuluşu meşale gibi yanıncaya dek Siyon uğruna susmayacak, Yeruşalim uğruna sessiz kalmayacağım. Uluslar senin doğruluğunu, bütün krallar görkemini görecek. RAB'bin kendi ağzıyla belirlediği yeni bir adla anılacaksın. RAB'bin elinde güzellik tacı, Allah'ın elinde krallık sarığı olacaksın.

Artık sana 'Terk edilmiş', ülkene 'Virane' denmeyecek; bunun yerine sana 'Sevdiğim', ülkene 'Evli' denecek. Çünkü RAB seni seviyor, ülken de evli sayılacak. Bir delikanlı bir kızla nasıl evlenirse, oğulların da seninle öyle evlenecek. Güvey gelinle nasıl sevinirse, Allah'ın da seninle öyle sevinecek.

 

Mezmur 95

 

Yeni bir ezgi söyleyin RAB'be! Ey bütün dünya, RAB'be ezgiler söyleyin!

Ezgi söyleyin, RAB'bin adını övün, her gün duyurun kurtarışını!

Görkemini uluslara, harikalarını bütün halklara anlatın!

Ey bütün halklar, RAB'bi övün, RAB'bin gücünü, yüceliğini övün,

RAB'bin görkemini adına yaraşır biçimde övün,

Sunular getirip avlularına girin!

Kutsal giysiler içinde RAB'be tapının!

Titreyin O'nun önünde, ey bütün yeryüzündekiler!

Uluslara, "RAB egemenlik sürüyor" deyin.

Dünya sağlam kurulmuş, sarsılmaz. O halkları adaletle yargılar.

 

  1. Okuma 1Kor 12,4-11

 

Çeşitli ruhsal armağanlar vardır, ama Ruh birdir. Çeşitli görevler vardır, ama Rab birdir. Çeşitli etkinlikler vardır, ama herkeste hepsini etkin kılan aynı Allah'tır. Herkesin ortak yararı için herkese Ruh'u belli eden bir yetenek veriliyor. Ruh'un aracılığıyla birine bilgece konuşma yeteneği, bir diğerine aynı Ruh'tan bilgi iletme yeteneği, birine aynı Ruh'la iman, bir diğerine aynı Ruh'la hastaları iyileştirme gücü, birine mucizeler yapma gücü, birine peygamberlikte bulunma, birine ruhları ayırt etme, birine çeşitli dillerde konuşma, bir diğerine de bu dilleri çevirme yeteneği veriliyor. Bunların hepsini etkin kılan bir ve aynı Ruh'tur. Ruh bunları herkese dilediği gibi, ayrı ayrı dağıtır.

 

İncil Yh 2,1-12

 

Üçüncü gün Celile'nin Kana köyünde bir düğün vardı. İsa'nın annesi oradaydı. İsa ve öğrencileri de düğüne çağrılmışlardı. Şarap tükenince İsa'nın annesi O'na, «Şarapları kalmadı» dedi.
İsa, «Anne, benden ne istiyorsun? Benim saatim daha gelmedi» dedi.
Annesi hizmet edenlere, «Size ne derse onu yapın» dedi.
Yahudilerin geleneksel temizliği için oraya konmuş, her biri seksenle yüz yirmi litre alan altı taş küp vardı. İsa hizmet edenlere, «Küpleri suyla doldurun» dedi. Küpleri ağızlarına kadar doldurdular. Sonra hizmet edenlere, «Şimdi bundan alın, şölen başkanına götürün» dedi.
Onlar da götürdüler. Şölen başkanı, şaraba dönüşmüş suyu tattı. Bunun nereden geldiğini bilemedi, oysa suyu küpten alan hizmetkârlar biliyorlardı. Şölen başkanı güveyi çağırıp ona dedi ki, «Herkes önce iyi şarabı, çok içildikten sonra da kötüsünü sunar. Ama sen iyi şarabı şimdiye dek saklamışsın.»
İsa bu ilk mucizesini Celile'nin Kana köyünde yaptı ve yüceliğini gösterdi. Öğrencileri de O'na iman ettiler. Bundan sonra İsa, annesi, kardeşleri ve öğrencileri Kefernahum'a gidip orada birkaç gün kaldılar.