ME
NU

OMELIE / Omelie TR

20 gen 2013
20/01/2013 - OLAĞAN DEVRE - 2. Pazar Günü – C

20/01/2013 - OLAĞAN DEVRE - 2. Pazar Günü – C

Hıristiyanların Birliği için Dua Haftası

1.Okuma Yeş 62,1-5 * Mezmur 95 * 2.Okuma 1Kor. 12,4-11 * İncil Yh. 2,1-12

Hıristiyanların Birliği için dua haftasındayız. Bu duayı İsa başlattı ve bize öğretti. O, şeytanın, bu eylemini ve Kiliseyi bozmaya, mahvetmeye çalışacağını ve bunu gerçekleştirmek için de Kilise’nin bölünmesi için uğraşacağını biliyordu. Kilise’nin birliğini bozmak kolay, bir aileyi bölmeye benzer; kıskançlık, gurur, hırs konularında biraz çalışmak yeterlidir. Şeytanın kullandığı bu gibi yollarla maalesef bazı Hıristiyanlar kandırıldı. Kendilerini Kilise’den daha akıllı veya daha merhametli sanarak iletilen imandan bazı şeyler çıkardılar veya eklediler, böylece “imanın anası” olan Kilise’nin mahvına sebep oldular. Böylece eski tarihlerde ve günümüzde birçok bölünme oldu, imanlıların yüreklerine de İncil ile ilgili olmayan birçok duygu yaydılar, bunlar Kutsal Ruh’u taşımayan düşüncelerdi. İsa Son Yemek esnasında Baba’ya dua ederken evlatlarının, birlikte mükemmel, tek olmalarını, Baba ve Oğul’un birliğinde kalmalarını istedi. İsa, şakirtlerinin birliğinin, yeryüzünde, ilahi yaşamı görünebilir ve tadılabilir kılacağını biliyordu. Dolayısıyla da birlik, en büyük mucizedir; imanı olmayana imanı verebilecek mucizedir.

İsa’nın bu duası, daima havarilerin yüreğindeydi. Aziz Pavlus, bu duayı hep tekrar etti, özellikle de Korintos’taki Hıristiyan cemaati için. O şehirdeki Hıristiyanlar çok hırslıydı; herkes Allah’tan aldığı ruhsal armağanlar sayesinde tanınmak, önemli olmak istiyordu. Tersine, bu ruhsal armağanların alçakgönüllülükle hizmet etmek için ve sadece Allah’ın sevgisi ve şanı için kullanılmaları gerekmekte idi. Ama bazıları için kıskançlık, anlaşmazlık, bölünme sebebi oldu. Allah’ın armağanı, iş başında olan bölücü şeytanın aleti oldu.

Bu kötü alışkanlıklar ve günahlardan, halen Kiliseye acı veren bölünmeler doğdu. Bunların yüzünden gerçek sevginin tanıklığından mahrum kalan tüm insanlık da acı çeker.

Bizler, Kilisenin dünyadaki misyonuna duyarlı olan herkesle beraber, her zaman, ama özellikle Hıristiyanların Birliği için dua haftasında Rabbin birlik için duasına katılıyoruz. Dua ediyoruz ve dua ederken diğer imanlıları da düşünürken, şeytana, bölücüye yer vermemeye çalışıyoruz. Her günkü ilişkilerimizde, ailelerimizde ve cemaatimizde her şeyden önce barışa ve birliğe önem veriyoruz, onlar şahsi iyi fikirlerimizden ve sonuçlarımızdan önemlidirler. Bu sebepten tüm gücümüzü İsa ile her an birlik içersinde olmaya ayıralım, bunu her işimizde, her programımızda yapalım. İsa ile birlik içersinde olursak ailedeki, cemaatteki, üyesi olduğumuz gruplarda, birliği koruyacağız. Bize veya kardeşlerimize verilen tüm armağanlar tek Allah’tan, tek Ruh’tan ve tek Rabbimiz Mesih İsa’dan gelirler. Ve Allah’a şan vermeleri gerekir!

Biz kendimizi İsa’ya itaat eden ve Kana’da taş küplere su dolduran hizmetkârlar gibi görebiliriz. O hizmetkârlar Meryem’i dinleyip İsa’ya itaat etmişlerdi. Onlar hiç kimseden övgü almadılar ama Rabbin eylemi için değerli ve gerekli aracılar oldular. İsa, sık sık geleneksel temizlik için kullanılan suyu, herkesle birlikte olmanın verdiği sevinci sembolize eden harika bir şaraba çevirdi; bu şekilde İsa kendisini, günahkâr olma korkumuzu ve sık sık arınma ihtiyacımızı kaldırabilen ve onun yerine Allah tarafından sevilmenin sevincini verebilen olarak gösterdi. Gerçekten de Hıristiyan’ın yaşamı, İsa ile birliği sayesinde, daima günahtan kaçmaya çalışanın bir yaşamı değildir, sürekli sevmeye ve barış ve birliği arayan birinin yaşamıdır. Bu yaşam itaat eden, hizmet eden ve Rabbin Sözünü dinleyenin yaşamıdır. Biz de yaşamımızı bunun üstüne inşa etmek istiyoruz, o zaman dünya için şaşırtan bir harika olacağız; bize bakan, yaşamın anlamı hakkında kendini sorgulamalı ve bu kadar iyi ve bu kadar çok sevilmeye ve itaat edilmeye layık Allah’ımızın kim olduğunu merak etmelidir. Peygamber Yeşaya’nın söylediği gibi, Kilise Allah tarafından “sevgili” olarak çağrılan gelin gibi gözükecek ve herkese saf sevinci ve yaşamı veren şarabı ikram edecek!