ME
NU

OMELIE / Omelie TR

03 apr 2022
03/04/2022–PASKALYA'YA HAZIRLIK DEVRESİ–5. Pazar C

03/04/2022–PASKALYA'YA HAZIRLIK DEVRESİ–5. Pazar C

  1. Okuma Yeşaya 43, 16-21 Mezmur 125 2. Okuma Filip. 3, 8-14 İncil Yh 8, 1-11

Paskalya’ya hazırlık devresinin bu Pazar gününde çok narin ve teselli edici bir mesajla kuvvetleniyoruz. Biz günahkarız, gerçekten öyleyiz, ama Allah sadece günahı görmez, O başka şeye de bakar ve dikkat eder. O, günahtan nefret eder, ama günahkar insanı kurtarmak ister. O, bizim geleceğimizi göz önünde tutmamızı ister öyle ki geçmiş Allah’a itaatsizlik yapmamıza itip iyilik yapmamızı engelleyerek bizi etkilemesin. Birinci okumada peygamber aracılığıyla Allah’ın Kendisi bize şöyle diyor: Düşünmeyin eski olayları. Bakın, yeni bir şey yapıyorum! Olmaya başladı bile, fark etmiyor musunuz?”.

İncil’de anlatılan olayı okurken Muhammed’in yaşamındaki benzer bir olay aklıma geldi. Bu olayı Muhammed’in takipçileri peygamberlerinin merhametini örnek göstermek için anlatırlar. Ona zina işlemiş bir kadın getirmişler ve onu öldürmeleri gerekiyor mu diye sormuşlar. “Hayır, bebek doğunca dönün” demiş. Dokuz ay sonra, bebek doğduktan sonra dönmüşler, Muhammed yine şöyle demiş: “Bebek anne sütünden kesilince iki yıl sonra dönün” demiş. Böyle büyük bir merhamet daha önce görülmemiş! İki yıl sonra tekrar döndüklerinde, peygamber : “Evet, şimdi öldürün” demiş. Muhammed bebeğe karşı merhametli olmuş, ama günahkar kadına karşı merhametli olmamış. İsa ise günahkar kadına doğru merhametlidir, çünkü O, tam gerçeğe bakar: İnsanların hepsi günahkardır ve dolayısıyla ölümü hak ederler. Onlardan hiç kimsenin başka bir günahkarı yargılama kabiliyeti vardır: Günahı yargılayabilir, günahkarı değil. Bu, sevgiyi tecrübe edebilecekse, büyük bir aziz olabilecekti. Allah ölümden zevk almaz, insanın günahkar da olsa yaşamasını ister, bunun için de onu tövbe etmeye, yani hayatını değiştirmeye ve Kendisine dönmeye çağırır.

İsa günahkar kadının önünde iken diğerlerin günahlarını unutmuyor. O herkes için geldi, hatta o kadını yargılayanların da O’na ihtiyaçları var: İsa herkes için geldi. Ama maalesef onlar, günahkar olduklarını kabul etmek mecburiyetinde kalmalarına rağmen, İsa’nın yanında durmuyorlar, Allah’ın af sözünü dinlemeyi de beklemiyorlar. Sadece kadın İsa’nın vereceği doğrulayıcı yargıyı dinlemek için O’nun yanında kalıyor.

Biz de onunla beraber orada durmak istiyoruz. Sadece günahkar olduğumuzu kabullenmekle yetinmiyoruz, ama İsa’nın günahımızı affedebileceğine inanıyoruz, bunun için de yanından uzaklaşmıyoruz. Sadece O’nun ağzından bizi kurtarabilecek Allah’ın merhametli yargısı çıkabilir. Sadece İsa sayesinde tekrar ayağa kalkabilir ve daha önce sözünü dinleyerek kalkmış ve “bir daha günah işlemeyeceklerine söz vermiş” insanlarla tekrar birliği kurabiliriz.

Bunun için İsa tek gerçek hazinemizidir: İkinci okumada yazıldığı gibi, O’nun karşısında, bizim değer kazanmayı umut edeceğimiz her iyi niteliği de, “bir kayıp ve süprüntü” sayabiliriz. O’nu tanımak yaşamımızın gerçek zenginliğidir. İlk önce O’nu “O’nun acılarını paylaşarak” tanıyabiliriz: Paskalya’ya Hazırlık Devresinde yaptığımız fedakarlıkların amacı budur; sonra onlar bizleri “dirilişinin gücünü” tanımaya götürürler.

Aziz Pavlus’un mektubunda bize gösterdiği örnek gibi İsa’yı tanımamızın daima alçakgönüllülüğün rengi olacaktır. Kimseyi yargılamayarak, mahkum etmeyerek, O’na doğru koşalım; hatta elimizden geldiği kadar İsa’ya doğru koşumuzun sevincine herkesi katmaya çalışalım. O, Baba’nın merhametli gözleriyle bize bakan tek olandır, bizleri Baba’ya kurbanı ile zenginleştirmiş olarak götüren de O’dur. Hayatımızla yeni bir şeyi yapan O’dur: Geçmişe bakmaya durmayalım, bunun yerine O’nunla ile birlikte ilerimize bakalım.

OKUMALAR

1ª Okuma: Yeşaya 43,16-21

Denizde geçit, azgın sularda yol açan, atlarla savaş arabalarını,

Yiğit savaşçıları ve orduyu yola çıkaran RAB şöyle diyor:

"Onlar yattı, kalkamaz oldu, fitil gibi bastırılıp söndürüldüler.

"Olup bitenlerin üzerinde durmayın, düşünmeyin eski olayları.

Bakın, yeni bir şey yapıyorum! Olmaya başladı bile, fark etmiyor musunuz?

Çölde yol, kurak topraklarda ırmaklar yapacağım.

Seçtiğim halkın içmesi için çölde su, kurak yerlerde ırmaklar sağladığım için

Kır hayvanları, çakallarla baykuşlar beni yüceltecek.

Kendim için biçim verdiğim bu halk bana ait olan övgüleri ilan edecek."

Mezmur 125

RAB sürgünleri Siyon'a geri getirince,

Rüya gibi geldi bize.

Ağzımız gülüşlerle,

Dilimiz sevinç ezgileriyle doldu.

"RAB onlar için büyük işler yaptı"

Diye konuşuldu uluslar arasında.

RAB bizim için büyük işler yaptı,

Sevinç doldu içimiz.

Ya RAB, eski halimize kavuştur bizi,

Negev'deki dereler gibi.

Gözyaşları içinde ekenler,

Sevinç ezgileriyle biçecek;

Ağlayarak tohum çuvalını taşıyıp dolaşan,

Sevinç ezgileri söyleyerek demetlerle dönecek.

2ªOkuma: Aziz Pavlus’un Filiplilere Mektubundan 3,8-14
Ama bana kazanç olan her şeyi Muğruna zarar saydım. Dahası var, kendisi uğruna her şeyi yitirdiğim Rabbim İsa Mesih'i tanımanın üstün değeri yanında her şeyi zarar sayıyorum, süprüntü sayıyorum. Öyle ki, Mesih'i kazanayım ve Kutsal Yasa'ya dayanan kendime özgü bir doğruluğa değil, Mesih'e iman etmekle kazanılan, iman sonucu Allah'tan gelen doğruluğa sahip olarak Mesih'le birleşmiş olayım. Ölümünde O'na benzeyerek O'nu tanımak, dirilişinin gücünü ve acılarına ortak olmanın ne demek olduğunu bilmek ve böylece ne yapıp yapıp ölümden dirilişe erişmek istiyorum.

Bunlara şimdi esih iden kavuşmuş ya da şimdiden yetkinliğe erişmiş olduğumu söylemiyorum. Ama Mesih'in beni kazanmakla benim için öngördüğü ödülü kazanmak için koşuyorum. Kardeşler, ben kendimi henüz bunu kazanmış saymıyorum. Ancak şunu yapıyorum: geride kalan her şeyi unutup ileride olanlara uzanarak, Allah'ın Mesih İsa aracılığıyla yaptığı göksel çağrıda öngörülen ödülü kazanmak için hedefe doğru koşuyorum.

İncil: Yuhanna 8,1-11

İsa ise Zeytin dağına gitti. Ertesi sabah erkenden yine tapınağa döndü. Bütün halk O'nun yanına geliyordu. O da oturup onlara ders vermeye başladı. Din bilginleri ve Ferisiler, zina ederken yakalanmış bir kadın getirdiler. Kadını orta yere çıkararak İsa'ya, «Öğretmen, bu kadın tam zina ederken yakalandı» dediler. «Musa, Yasa'da bize böyle kadınların taşlanmasını buyurdu, sen ne dersin?» Bunları İsa'yı sınamak amacıyla söylüyorlardı; O'nu suçlayabilmek için bir neden arıyorlardı.
İsa eğilmiş, parmağıyla toprağa yazı yazıyordu. Durmadan aynı soruyu sormaları üzerine doğruldu ve, «Aranızda günahsız olan, ona ilk taşı atsın!» dedi.
Sonra yine eğildi, toprağa yazmaya koyuldu. Bunu işittikleri zaman, başta yaşlılar olmak üzere, birer birer dışarı çıkıp İsa'yı yalnız bıraktılar. Kadın ise orta yerde duruyordu. İsa doğrulup ona, «Kadın, nerede onlar? Hiçbiri seni yargılamadı mı?» diye sordu.
Kadın, «Hiçbiri, efendim» dedi.
İsa, «Ben de seni yargılamıyorum» dedi. «Git, artık bundan sonra günah işleme!»