ME
NU

OMELIE / Omelie TR

24 gen 2021
24/01/2021 – OLAĞAN DEVRE – 3. Pazar Günü – B

24/01/2021 – OLAĞAN DEVRE – 3. Pazar Günü – B - 

İlk Okuma Yunus 3,1-5.10 Mezmur 24-25 İkinci kuma 1Petrus 7,29-31 İncil Markos 1,14-20

 

“Rab iyi ve doğrudur, bu nedenle günahkârlara yol gösterir”! Okumalar arasındaki mezmur, Allah'ın eylemine güzel bir cevaptır: Allah, kötü yolları alıp mahvolmaya doğru giden insanları görüyor ve onların doğru bir yaşama başlayıp Kendisine itaat etmeleri için yaşamlarına müdahale ediyor. Allah'ın müdahalesi, peygamberler ve vaaz verenler aracılığıyla gerçekleşiyor. Bunun için Yunus peygamber “yanlış davranışlar” sergileyen, putperest bir şehre bile yollanmıştır. Bu insanların uğruna peygamberlik görevi ile yüklenmiş Yunus, Allah'ının merhametli düşüncelerine paydaş olmamaktaydı: Tam tersi! Allah'ın ilk çağrısına cevap vermedi, daha sonra mecburen görevini yaparken Allah'ın tehditlerini gerçekleştirmesini umuyordu. Fakat negatif davranışına rağmen putperestler, sözlerinde Allah'ın davetini tanıdılar, iman ettiler, fedakârlıklar yaparak yeni bir yaşama başladılar ve Allah onlara merhamet etti.

İsa, Yunus peygamberden çok daha fazla büyüktür. İsa da, gerçek Allah'a iman ile putperest inançları karıştıran, peygamberlerin bile karanlıkta saydıkları Celile bölgesinde dolaşıyor. İsa, Yahya'nın öldürüldüğünü öğrendikten sonra, halkı hayatını değiştirip ümit etmeye çağırmak için Yahya'nın yerini almaya çalışmaktadır.

İncil Yazarı Markos, İsa'nın vaazlarını dört çok kısa ve net cümle ile özetlemektedir. İlk iki tanesi ile Allah'ın sevgisinin müjdesini veriyor: «Zaman doldu», yani uygun zaman gelmiştir, yüzyıllar boyunca beklenen, Allah'ın insanlara kurtuluşunu sunduğu zaman gelmiştir. Artık beklemeye gerek yok, daha iyi bir zaman beklemeye de gerek yok, çünkü şimdi zaman Peder'in sevgisiyle doludur! Bu; Allah'a “evet” demenin zamanıdır, yaşamımızda O'nun karşılıksız olarak verdiği armağanı kabul etmenin zamanıdır. «Allah'ın Egemenliği yaklaştı!»: İnsanların çok korkutucu hükümdarlıkları artık korkutmuyorlar, şimdiden itibaren İsrail Allah'ına, insanları seven ve onları her baskıdan koruyan İsrail Allah'ına hizmet etmeye ve sevmeye başlayabiliriz. Artık sevinmeye, iç huzuru tatmaya, Allah'a sempati ile bakmaya başlayabiliriz, çünkü artık O, barış, teselli, af, sevgi sözlerini gerçekleştirmeye başladı. Kral geldi; adaletle hükmeden, kibirlileri alçaltan ve güçle hükmedenlerden yetkiyi kaldıran, büyükler tarafından engellenen, fakirlere ve zayıflara sevgi ile bakan kral geldi. Diğer iki söz ise bir davettir: «Tövbe edin, Müjde'ye inanın!» «Tövbe edin!»: Bu sözler, Allah'a yaklaşmak için dönüşüme bir davettir; O bizi bekliyor: Bizi azarlamak için değil, Adem ve Havva için yaptığı gibi bize, bir elbise verip bizimle kutlama yapmak için bekliyor. Ayrıca, «Tövbe edin!» deyimi, 'öteye gitmek' de demektir: İnsani düşünceleri aşarak Peder gibi düşünmek için, egoist davranma şeklini aşarak, Allah'ın karşılıksız davranma şeklini öğrenmek için. «Müjde'ye inanın!»: İsa'nın sözlerini yönelttiği Yahudiler, imanlı idiler, o halde bu sözlerle İsa ne demek istiyor? Sanki şöyle diyordu: “Size verdiğim iyi habere göre iman edin! Artık cezadan korkanlar gibi değil de, sevilmiş olduğunuz için severek iman edin! İmanınızı, Peder'in merhametli sevgisinin ve aranızdaki benim varlığımın üzerine inşa edin! Allah'ın sizi sevdiğini bilerek kendinizi O'na teslim edin!”.

İsa'nın müjdesini duyan ikişer kardeş, balıkçı olan ilk çağrılan dört kişi, tereddüt etmeden İsa'ya cevap veriyorlar. Gelen hükümranlığın kralı olan İsa'yı takip etmek; ilk bakışta delilik gibi gözükse de bu, sevinç ve güvendir. Simon ile Andreas, sonra da Yakup ile Yuhanna işlerinin ve akrabalarının güvencesini bırakarak kendilerini İsa'nın aracılığıyla Allah'a teslim ediyorlar. Dünyevi şeyler, şimdiye kadar bizi heyecanlandıran şeyler, artık geçmişlerdi. Bunlar, acı ve artık yararsız eski hatıralardır. İsa ile yeni, dolu, gerçek bir yaşam başladı. Bunu Aziz Pavlus da bize emin bir şekilde tekrar etmektedir: Artık insani ilişkilerden, en kutsal sevgilerden bile ve dünyevi şeylerden hayat ve sevinç beklemeden yaşayabiliyoruz, çünkü İsa ile ilişkimizde bunlardan fazlasını ve her şeyi bulabiliyoruz. Her şeyden ve her durumdan hür olarak yaşayıp imanımızı Peder'in sevgisine dayanarak diğer Hristiyanlarla birliği yaşamaya elverişli oluyoruz. Onların Rab İsa ile yaşadıkları tecrübelerinden sevinçle yararlanabiliriz ve onlara yaşamları için değerli bir armağan olarak Rab'be sadakatimizi sunabiliriz.

OKUMALAR

 

İlk Okuma Yunus 3,1-5.10

 

RAB Yunus'a ikinci kez şöyle seslendi:

"Kalk, Ninova'ya, o büyük kente git ve sana söyleyeceklerimi halka bildir."

Yunus RAB'bin sözü uyarınca kalkıp Ninova'ya gitti. Ninova öyle büyük bir kentti ki, ancak üç günde dolaşılabilirdi.

Yunus kente girip dolaşmaya başladı. Bir gün geçince, "Kırk gün sonra Ninova yıkılacak!" diye ilan etti.

Ninova halkı Allah'a inandı. Oruç ilan ederek büyüğünden küçüğüne hepsi çula sarındı.

Allah Ninovalılar'ın yaptıklarını, kötü yoldan döndüklerini görünce, onlara acıdı, yapacağını söylediği kötülükten vazgeçti.

 

Mezmur 24-25

 

Ya RAB, yollarını bana öğret,

Yönlerini bildir.

Bana gerçek yolunda öncülük et, eğit beni;

Çünkü beni kurtaran Allah sensin.

Bütün gün umudum sende.

Ya RAB, sevecenliğini ve sevgini anımsa;

Çünkü onlar öncesizlikten beri aynıdır.

Sevgine göre anımsa beni,

Çünkü sen iyisin, ya RAB.

RAB iyi ve doğrudur,

Onun için günahkârlara yol gösterir.

Alçakgönüllülere adalet yolunda öncülük eder,

Kendi yolunu öğretir onlara.

 

İkinci Okuma 1Petrus 7,29-31

 

Kardeşler, şunu demek istiyorum, zaman daralmıştır. Bundan böyle, karısı olanlar karıları yokmuş gibi, yas tutanlar yas tutmuyormuş gibi, sevinenler sevinmiyormuş gibi, mal alanlar malları yokmuş gibi, dünyadan yararlananlar alabildiğine yararlanmıyormuş gibi olsunlar. Çünkü dünyanın şimdiki hali geçicidir.

İncil Markos 1,14-20

 

Yahya'nın tutuklanmasından sonra İsa, Allah'ın müjdesini duyura duyura Celile'ye gitti. «Zaman doldu» diyordu, «Allah'ın Egemenliği yaklaştı. Tövbe edin, Müjde'ye inanın!»
İsa, Celile gölünün kıyısından geçerken, göle ağ atmakta olan Simun ile kardeşi Andreya'yı gördü. Bu adamlar balıkçıydı. İsa onlara, «Ardımdan gelin, sizleri insan tutan balıkçılar yapacağım» dedi. Onlar da hemen ağlarını bırakıp O'nun ardından gittiler. Oradan biraz ileri gidince Zebedi'nin oğulları Yakup'la Yuhanna'yı gördü. Kayıkta ağlarını onarıyorlardı. İsa hemen onları çağırdı. Onlar da babaları Zebedi'yi işçilerle birlikte kayıkta bırakarak İsa'nın ardından gittiler.