ME
NU

OMELIE / Omelie TR

27/11/2011 – 1. NOEL BAYRAMINA HAZIRLIK DEVRESİ
1. NOEL BAYRAMINA HAZIRLIK DEVRESİ

27/11/ 2011 - NOEL BAYRAMINA HAZIRLIK DEVRESİ – 1. Pazar günü- B -

1.Okuma Yeş.63,16-17.19;64,1-7 Mezmur 79 2.Okuma 1Kor. 1,3-9 İncil Mk. 13,33-37

“Keşke gökleri yarsan da insen!” Bu sözler, milletin günahları karşısında ve ciddi krizler karşısında seyirci kalan bütün imanlıların yüreğindeki duyguları özetleyebilmektedir. Günahlar herkesin üzerine büyük cezalar çekmektedir ve ceza kelimesi hoşa gitmiyorsa, korkunç sonuçlar, yani büyük acılar ve ölüm getirdiklerini söyleyebiliriz. Tüm bunlardan peygamber Yeşaya, zamanındakilere konuşuyordu, ancak bugün kendimiz için de aynı şeyleri söyleyebiliriz. Bakışlarımızı nereye çevirirsek çevirelim, yaşam ve kardeşlik kaynağı olan Allah’a karşı işlenen ciddi itaatsizliklere tanık oluyoruz. Sadece cinayet ve intiharlar görmekle kalmıyoruz, kürtaj ve ailelerin bölünmelerini destekleyen propagandaya şahit oluyoruz, mahkemelerde haksızlık, yargıda rüşvet, daha çok zenginleşmek için fakirleri aldatma, küçük ve büyük miktarlarda hırsızlık, dolandırıcılık, kadın ve erkeklerin cinsellikle küçük düşürülmesi, büyüklerin zevki için küçüklerden faydalanma ve değişik şekillerde şiddete tanık oluyoruz. Bunların hepsi günahtır, aynı anda da cezadır, günahlarımızın sonucu acılardır. Yeşaya peygamberin dedikleri günümüze de uygulanabilir. Tek çare yukarıdan gelebilir: Bunun tek tedavisi Allah’ın gelmesidir, barış ve adalet Allah’ının, küçükleri ve fakirleri seven Allah’ın gelmesidir. “Keşke gökleri yarsan da insen!”. Allah insanlara tekrar adalet ve barış yolunu göstermek, itaatsizlikleri affetmek ve günahın getirdiği zararları yok etmek için tekrar gelmeli. O gelirse, durumumuz yenilenebilir ve bizler nefes alıp tekrar yaşamayı sevebileceğiz.

İsa, İncil’de tekrar geleceğini söylüyor: Allah insanları seviyor ve onları terk etmiyor! Ancak onlar da dikkatli olmalıdır, hazır olmalıdırlar. O geri dönüp de kimseyi O’nu karşılamaya hazır bulmazsa büyük bir sorun olacaktır. O geliyor, ama kim bunun farkında? O kendini zorla kabul ettirmeyecektir, onlara verdiği hürriyet armağanını iptal etmeyecektir. O halde nasıl hazır olabiliriz? Rab bunun basit bir yolunu tavsiye ediyor; herkese bir görev veya hizmet verildi, kim yapacağı hizmete kendini adarsa, işte o zaman Rab geldiğinde onu uyur vaziyette bulmayacaktır.

Aziz Pavlus, Hıristiyanların, günah dolu büyük Korintos şehrindekiler dahil, birçok “karizmaları”, yani, başkaların hizmetinde kullanılan “armağanları” aldıklarından mutludur. Bu armağanlar, maddi veya ruhani olsun, kullanılınca, tüm cemaati ve teker teker tüm imanlıları, Rab’bin geleceği zaman, O’nu kabul etmeye hazırlayacaktır. Sonra da Rab’bin kendisi, bu dünyadaki görevimizi tamamlamamız ve göğe hazırlanmamız için gereken sebatlı olma gücünü verecektir.

Kilise liturjik takviminin yeni yılının Noel Bayramına hazırlık devresine, bu tavsiyeleri dinleyerek başlıyoruz. Rabbin varlığına ve gelişine devamlı olarak ihtiyacımız olduğunu kabul ediyoruz. Günahkârız, gerçeğin ve Allah ile olan birliğin yolundan uzaklaştık, gözlerimizin görmesini ve yüreğimizin sevmesini engelleyen suçları çoğalttık. Peygamberin haykırışını biz de, devamlı olarak, tekrarlayacağız: “Keşke gökleri yarsan da insen!”. Yaşamımızı O’nun öğretilerine uygun kılmak için Allah ile tekrar karşılaşma arzumuzu canlandıracağız. Böylece Onunla karşılaşmaya hazırlanacağız: Hem zamanların sonundaki karşılaşmaya, hem de bizi hala deneyen bu günlerdeki devamlı gelişine hazırlanacağız. Gelecek Olanı layık bir şekilde karşılamak için yenilenmiş ve kutsal arzularla Noel Bayramını yaşamaya hazırlanalım öyle ki İsa geldiğinde kabul edildiğini anlasın. O zaman yapacağımız kutlama, kendi egoizmimizi ve yüzeyselliğimizi arttırmak için değil de, O’nun için olacaktır!

“Keşke gökleri yarsan da insen”!