ME
NU

OMELIE / Omelie TR

30 gen 2022
30/01/2022 - OLAĞAN DEVRE –4. Pazar Günü – C

30/01/2022 - OLAĞAN DEVRE –4. Pazar Günü – C

Ilk Okuma Yer. 1,4-5.17-19 Mezmur 70 İkinci Okuma 1 Kor. 12,31-13,13 İncil Lk. 4,21-30

Bugün aziz Pavlus’un sözleri mutlaka ilgimizi çekmektedir. O; Baba ile karşılaşmaya doğru bize rehberlik eden İsa’yı izlemek için bize en güzel yolu göstermek istiyor. Bu yol, sevgi yoludur, ama konuştuğu sevgi, özel bir sevgidir. Bu sevgiden tüm insanlar faydalanmaktadırlar, ama Allah’tan gelir ve O’na doğru dönük kalır. Sevgi kelimesi, etimolojik olarak da aldığımız ve almaya devam ettiğimiz bir sevgi demektir: İçimizde doğuştan var olan bir erdem değildir, bizim çabalarımız sonucunda elde ettiğimiz veya hak ettiğimiz bir meyve değildir. Sevgi karşısında yeryüzünün tüm güzel ve arzulanır şeyleri önemlerini kaybederler. Ülkelerin dillerini bilmek, geleceği tahmin etmek veya bilmek, ilahi güçten mucizeler elde eden iman, başkaları için kendini ateşe atma gücü: Bunların hepsi geçici şeylerdir ve değerleri de geçicidir, hiç biri sevgi ile yarışamaz. Allah’tan gelen sevgi zaman mevhumunu da geçer: Ebediyen kalır, zayıf olduğumuzda veya yaşamımızın basit veya tamamıyla normal zamanlarında da üzerimizde parlar.

Sevgi, bizi sabırlı ve hoşgörülü, uysal ve küçük şeylere dikkatli, kardeşlerimizin acılarına veya sevinçlerine duyarlı kılar, herkesin, iyi olsun kötü olsun, Baba gibi iyiliğini aramamızı sağlar. Sevgi imandan dayanma gücü alır ve ümitten mükâfatlandırılır. Aynı zamanda imanımızı ve son ödül olan ümidimizi görünür kılar. Sevgi; içimizde insanların arzularını duymaktan değil, Allah’ın kalp atışlarını dinlemekten doğar. O halde, sevgi, Allah’a daima bir “evet” der ve insanların isteklerine bazen “hayır” da demeyi bilir. Bu sevgi sayesinde Allah’ı tüm yüreğimizle, herkesi de kendimiz kadar severiz: Kendimizi bazı şeyleri inkâr etmeye kabiliyetli kılar! Başkalarını gerçekten sevmek için onların arzuladıkları şeylerin, emirlerinde açıkça gösterilen Allah’ın isteğine karşı olmamalarına dikkat edeceğiz. Başkalarına olan gerçek sevgi, Allah’a itaatsizlik etmemi isteyemez!

İsa da tanındığı ve sevildiği köy olan Nasıra’da bir seçim yapmak durumunda kaldı. Orada iken O’ndan mucizeler istendi, ama bunların Kendisi’nin Allah’ın Oğlu ve Mesih olduğunu göstermeleri için değil, sadece birçok kişinin yaşamını kolaylaştırmaları için. Baba’nın O’ndan beklediği bu değildi. Baba O’nu, hükümranlığını müjdelemesi, O’nu sevmemiz ve egoizmin yollarını terk etmemiz için yollamıştı. Gerçek sevgi ve gerçek yaşam yoluna bizi yöneltmek için İsa’nın Kendisi’nin haç yolunu kat etmesi gerekiyordu! O halde İsa’dan her ne pahasına olursa olsun haçı bizden uzak tutmasını isteyemeyiz! Sonra İsa, sadece halkı için değil, herkes için geldi: İlyas İsrail’in sınırlarından çıktı, Elişa bir yabancıyı iyileştirdi, bunun için İsa da, peygamberler gibi, tüm dünyaya, hatta başka dinlere inananlara bile, yüreğini açık tutmalıdır, çünkü O’nun yaşamı baba sevgisini herkese gösteren Allah’ın armağanıdır. Nasıra’da İsa’yı tanıyanların sevgisi kine dönüştü çünkü onların sevgisi, sahte bir sevgiydi, egoizme bürünmüş kıskançlıktı.

Allah’tan gelen sevgide böyle riskler yoktur. Biz İsa’yı, bizi acılardan kurtaran kişi gibi değil, acılarımızı kendisininkilerle birleştiren ve bu yolla da bizde acıları doğurtan günahtan kurtaran olarak tanımak isteriz. İsa’nın sevgi ile taşıdığı acılar, bizi her durumu değerlendireceğimiz bir yola koyar. İsa’dan sadece teselli değil, Kireneli Simon gibi haçını taşımaya yardımcı olmamızı istediğini de kabul edeceğiz. Bu sayede bütün dünya, yani dünyadaki tüm insanlar İsa’yı görerek ve severek kurtulacaklardır.

Yeremya peygamber; kendi hayatı ile İsa’nın sevgisinin, Kendisinden ve insanların iddialarından özgür bir sevginin peygamberliğidir. Bu peygambere Allah şöyle konuştu: "Sana savaş açacaklar, ama seni yenemeyecekler. Çünkü seni kurtarmak için ben seninleyim." İsa, Nasıra’da bu peygamberliği yaşadı ve bugün uzak ve yakın çeşitli yerlerde birçok Hristiyanlar da aynısını yaşamaktadırlar. Seven kişi, bazen insanlar tarafından sevilmez: Tıpkı İsa’nın olduğu gibi. Fakat seven Hristiyanlar, kendilerine karşı gelinince de, korkunun kendilerini yenmesine izin vermeyecekler, çünkü onların yanında Rab’bin varlığı bir teminat olarak durmaktadır. Rab, bütün düşmanları korkutandır. Dolayısığıyla büyük bir sevinç içinde Allah’ın sevgisini yaşayacağız!

OKUMALAR

Yeremya 1,4-5.17-19

RAB bana şöyle seslendi: "Ana rahminde sana biçim vermeden önce tanıdım seni. Doğmadan önce seni ayırdım, uluslara peygamber atadım". Bunun üzerine, "Ah, Rab, konuşmayı bilmiyorum, çünkü gencim" diye karşı çıktım. RAB, "’Gencim’ deme" dedi, "Seni göndereceğim herkese gidecek, sana buyuracağım her şeyi söyleyeceksin. Onlardan korkma, çünkü seni kurtarmak için ben seninleyim." Böyle diyor RAB. Sonra RAB elini uzatıp ağzıma dokundu, "İşte sözlerimi ağzına koydum" dedi, "Bak, ulusların ve ülkelerin kökünden sökülmesi, yıkılıp yok olması, yerle bir edilmesi, kurulup dikilmesi için bugün sana yetki verdim." RAB, "Yeremya, ne görüyorsun?" diye seslendi. "Bir badem dalı görüyorum" diye yanıtladım. RAB, "Doğru gördün" dedi, "Çünkü sözümü yerine getirmek için gözlemekteyim." RAB yine, "Ne görüyorsun?" diye seslendi. "Kuzeyden bu yöne bakan, kaynayan bir kazan görüyorum" diye yanıtladım. RAB şöyle dedi:"Ülkede yaşayanların tümü üzerine Kuzeyden felaket salıverilecek. Çünkü kuzey krallıklarının bütün halklarını çağırıyorum" diyor RAB. "Kralları gelip Yeruşalim surlarında, bütün Yahuda kentlerinin karşısında, Yeruşalim'in kapı girişlerinde tahtlarını kuracaklar. Yaptıkları kötülükten ötürü halkımın cezasını bildireceğim: Beni bıraktılar, başka ilahlara buhur yakıp elleriyle yaptıklarına tapındılar. "Sen kalk, hazırlan! Sana buyuracağım her şeyi onlara söyle. Onlardan yılma! Yoksa onların önünde ben seni yıldırırım. İşte, bütün ülkeye -Yahuda krallarına, önderlerine, kâhinlerine, ülke halkına- karşı bugün seni surlu bir kent, demir bir direk, tunç bir duvar kıldım. Sana savaş açacaklar, ama seni yenemeyecekler. Çünkü seni kurtarmak için ben seninleyim." Böyle diyor RAB.

Mezmur 70

Ya RAB, sana sığınıyorum, utandırma beni hiçbir zaman! Adaletinle kurtar beni,

tehlikeden uzaklaştır, kulak ver bana, kurtar beni!

Sığınacak kayam ol, her zaman başvurabileceğim;

buyruk ver, kurtulayım, çünkü kayam ve kalem sensin.

Ey Allah'ım, kurtar beni kötünün elinden, haksızın, gaddarın pençesinden! Çünkü umudum sensin, ya Rab, gençliğimden beri dayanağım sensin.Doğduğum günden beri sana güveniyorum, beni ana rahminden çıkaran sensin. Övgülerim hep sanadır.

Gün boyu senin doğruluğunu, kurtarıcılığını anlatacağım, ölçüsünü bilmesem de. Ya Rab, gelip yiğitliklerini, senin, yalnız senin doğruluğunu duyuracağım. Ey Allah, çocukluğumdan beri beni sen yetiştirdin, senin harikalarını hâlâ anlatıyorum.

1Kor 12,31 - 13,13

Ama siz daha üstün armağanları gayretle isteyin. Şimdi de size en iyi yolu göstereyim.

Eğer insanların ve meleklerin dilleriyle konuşsam, ama sevgim olmasa, ses çıkaran bir bakır ya da çınlayan bir zilden farkım olmaz. Eğer peygamberlikte bulunabilsem, bütün sırları bilsem ve her türlü bilgiye sahip olsam, eğer dağları yerinden oynatacak kadar büyük bir imanım olsa, ama sevgim olmasa, bir hiçim. Eğer bütün malımı sadaka olarak dağıtsam ve bedenimi yakılmak üzere teslim etsem, ama sevgim olmasa, bunun bana hiçbir yararı yoktur. Sevgi sabırlıdır, sevgi şefkatlidir. Sevgi kıskanmaz, övünmez, böbürlenmez. Sevgi kaba davranmaz, kendi çıkarını aramaz, kolayca öfkelenmez, kötülüğün hesabını tutmaz. Sevgi haksızlığa sevinmez, ama gerçek olanla sevinir. Sevgi her şeye katlanır, her şeye inanır, her şeyi ümit eder, her şeye dayanır. Sevgi asla son bulmaz. Ama peygamberlikler ortadan kalkacak, diller sona erecek, bilgi ortadan kalkacaktır. Çünkü bilgimiz sınırlıdır, peygamberliğimiz de sınırlıdır. Ama mükemmel olan gelince, sınırlı olan ortadan kalkacaktır. Çocukken, çocuk gibi konuşur, çocuk gibi anlar, çocuk gibi düşünürdüm. Yetişkin bir adam olunca çocukça davranışları bıraktım. Şimdi her şeyi aynada silik bir görüntü gibi görüyoruz, ama o zaman yüz yüze görüşeceğiz. Şimdi bilgim sınırlıdır, ama o zaman, bilindiğim gibi tam bileceğim. İşte böylece, kalıcı olan üç şey vardır: iman, ümit ve sevgi. Bunlardan en üstün olanı da sevgidir.

İncil: Lk 4,21-30

İsa söz alıp onlara, «Dinlediğiniz bu Yazı bugün yerine gelmiştir» dedi.
Herkes İsa'yı övüyor, ağzından çıkan lütufkâr sözlere hayran kalıyordu. «Yusuf'un oğlu değil mi bu?» diyorlardı. İsa onlara şöyle dedi: «Kuşkusuz bana şu deyimi hatırlatacaksınız: `Ey hekim, önce kendini iyileştir! Kefernahum'da yaptıklarını duyduk. Aynısını burada, kendi memleketinde de yap'». «Size doğrusunu söyleyeyim» diye devam etti İsa, «hiçbir peygamber kendi memleketinde iyi karşılanmaz. Yine size gerçeği söyleyeyim, gökyüzünün üç yıl altı ay kapalı kaldığı, tüm ülkede korkunç bir kıtlığın baş gösterdiği İlyas'ın zamanında İsrail'de çok sayıda dul kadın vardı. İlyas bunlardan hiçbirine gönderilmediği halde, Sayda diyarının Sarafat kentinde bulunan dul bir kadına gönderildi. Elişa peygamberin zamanında İsrail'de çok sayıda cüzamlı vardı. Bunlardan hiçbiri iyileştirilmediği halde, Suriyeli Naman iyileştirildi.» Havradakilerin hepsi, bu sözleri duyunca öfkeden kudurdular. Ayağa kalkıp İsa'yı kentin dışına sürdüler. O'nu uçurumdan aşağı atmak için kentin kurulduğu tepenin yamacına götürdüler. Ama İsa onların arasından geçerek oradan uzaklaştı.