ME
NU

OMELIE / Omelie TR

10 ott 2021
10/10/2021 - OLAĞAN DEVRE - 28. PAZAR GÜNÜ – B -

10/10/2021 - OLAĞAN DEVRE - 28. PAZAR GÜNÜ – B -

İlk Okuma Bilgelik. 7,7-11 Mezmur 89/90 İkinci Okuma İbr. 4,12-13 İncil Mk. 10,17-30

Bilgelik kitabı tedbire ve hikmete iltifat yapmaktadır. Bunlar sadece maddi zenginlikten değil sağlık ve güzellikten de daha çok tercih edilecek Allah’ın armağanlarıdır. Bunlar çabalarımızın ürünü değil, armağanlardır: Bu armağanları Allah’tan alırız, bu sebepten de onları O’ndan dileyebiliriz. Bu armağanlar gerçekten de büyüktür çünkü onları yaşamımızın ve çalışmamızın temeli olarak koyarsak biz birçok kişi için, sevdiğimiz, karşılaştığımız kişiler ve tüm toplum için Allah’ın bir kutsaması oluruz. Tüm arzumuz hikmeti ve tedbiri aramaktır. Her şeyden önce bunları Allah’tan dilemeliyiz.

Tedbir ve hikmet her çeşit yaşam için bir destektir: Aile içinde yaşayanların, yalnız yaşayanların, işi icabı kalabalık içerisinde yaşayanların; her şeye, her söze, her olaya, her projeye gerçek değeri verebilmek için hikmete ihtiyaçları vardır. Sözlerle ve eylemlerle gerektiği anda hareket etmek için de tedbir gereklidir. Her kim hikmet ve tedbirle konuşup hareket ederse etrafına teselli ve doğru yönelimi, ahenk ve iyiye itmeyi, Allah’a güven ve huzuru yayar.

İsa herkese hikmetli ve tedbirli bir insan olarak gözüktü. Bunun için O, Eriha’dan giderken “biri” O’na “doğru geldi” ve yaşamının en önemli sorusunu sordu. Yaşamı elde etmek için ne yapmamız gerektiğini hikmetli ve tedbirli bir insandan başka kime sorabiliriz? Hikmetli ve tedbirli bir insan saçma tavsiyeler vermeyecektir ayrıca kendi avantajı için cevaplar da vermeyecektir.

Ebedi yaşamı elde etmek için soru soran “birinin”; yaşamı için gerekli dünyevi şeylerin hiç biri eksik değildi, ama o her şeyinin eksik olduğunun bilincindeydi. Mutlu değildi, en saklı arzuları gerçekleşmiyordu, yaptığı tüm dini eylemlerden de memnun değildi.

İsa hikmetini ve tedbirini nasıl gerçekleştiriyor?

Her şeyden önce O, “o birine” Allah’tan bahseder. Tek iyi, O’dur ve O’ndan yaşam, ebedi yaşam gelir. Sadece O’na yönelmeliyiz, tavsiyeleri O’ndan dileyip kabul etmeliyiz. Mademki Allah’ın tavsiyeleri en iyileridir, onları gerçekleştirmeye kararlıkla niyetlenerek onları kabul etmek gerekir. Allah’a derece derece yaklaşabiliriz. İlk olarak O’nun tüm insanlara verdiği emirlerine itaat ediyor musun? Bunu yapmazsan O’ndan yaşam doluluğu nasıl arayabilirsin? Büyük bir örnek: “o biri” Allah’ın Musa’ya açıkladığı tüm emirlere uyuyordu.

O’nun emirlerine itaat ettikten sonra İyi Olan Allah’ın bize Yolladığı Kişiyi, Oğlu olarak Gönderdiği Kişiyi arayabilirsin, Oğlu’nu arayabilirsin!

O zaman O’nu sevmek ve O’nunla, O’nun için yaşamaktan başka bir şey yapmaman gerektiğini anlayacaksın. O’nu gerçekten mi sevmek istiyorsun? O’nun ve başka gerçekler arasında, en güzel olanlar arasında bile sevgini bölme! İsa diyor ki, her şeyini sat. Bu dünyada haklar elde etmeye çalışma, sana iade edemeyecek olan fakirlere her şeyini dağıt. O zaman Allah’ın armağanı, Oğlu, tüm yaşamını kaplayacaktır. Bu hikmettir, bu kutsal ve sabit tedbirdir, çünkü sana şimdi tam sevinç ve gelecekte ebedi mutluluk verir, ayrıca yaşamını tüm dünya için daha faydalı kılar.

Şimdi zengin adam üzgün olarak ayrılmaktadır; İsa’yı kendi dünyevi zenginliklerinin yerine koyamadı. Bunlar yüreğini tamamen işgal etmekte ve ona hâkim olmakta idiler.

Tek başlarına kalınca İsa, öğrencilerine zenginlerin Göklerin Egemenliğine katılmalarının çok zor olduğunu söylemektedir; gerçekten de iki efendiye hizmet etmek imkânsızdır. Ötekini seçmek için birini bırakmak zorundasın. Fakat aynı zamanda İsa, güven vermektedir: Bu insanlar için imkânsızdır, fakat bunu Allah’tan dileyebilirler ve de Allah, Oğlu için bölünmemiş bir sevgiyi bağışlayabilir.

O zaman günlük duamız şu olacaktır: İsa ile kalmak için zenginlikleri ikinci yerde bırakma lütfu bize bağışlansın. O’nun Sözünü dinleyeceğiz öyle ki o yüreğimizde ve aklımızda güç ve kararlılık olsun: Gerçekten de o canlı ve etkindir.


OKUMALAR

Birinci okuma Bilgelik Kit. 7,7-11

Bunun için dua ettim ve bana us verildi, Yalvarıp yakardım ve bilgelik ruhu bana geldi.

Bilgeliğe krallık asasından ve tahtlardan daha çok değer verdim. Onunla kıyaslandığında Benim için varlığın hiç bir önemi yoktu.

Değer biçilmez taşları onunla bir tutmadım, Çünkü onunla kıyaslandığında altın bir tutam kumdan oluşur, Gümüş çamur düzeyindedir.

Bilgeliği sağlıktan veya güzellikten daha çok sevdim, Onu ışığa yeğ tuttum, Çünkü onun parıltısı hiç bir zaman kaybolmaz.

Onunla beraberken tüm iyiliklere eriştim, Onun elindeki varlık sonsuzdu.

Mezmur 90

Bu yüzden günlerimizi saymayı bize öğret ki, bilgelik kazanalım.

Vazgeç, ya RAB! Öfken ne zamana dek sürecek?

Acı kullarına!

Sabah bizi sevginle doyur, ömrümüz boyunca sevinçle haykıralım.

Kaç gün bizi sıkıntıya soktunsa, kaç yıl çile çektirdinse,

o kadar sevindir bizi.

Yaptıkların kullarına, görkemin onların çocuklarına görünsün.

Allahımız Rab bizden hoşnut kalsın.

Ellerimizin emeğini boşa çıkarma.

Evet, ellerimizin emeğini boşa çıkarma.

İkinci okuma İbraniler 4,12-13

Allah’ın sözü diri ve etkilidir, iki ağızlı her kılıçtan keskindir. Canla ruhu, ilikle eklemleri birbirinden ayıracak kadar derinlere işler; yüreğin düşüncelerini ve amaçlarını yargılar. Allah’ın görmediği hiçbir yaratık yoktur. Kendisine hesap vereceğimiz Allah’ın gözleri önünde her şey çıplak ve açıktır.

İncil Markos 10,17-30

İsa yola çıkarken, biri koşarak yanına geldi. Önünde diz çöküp O'na, «İyi öğretmenim, sonsuz yaşama kavuşmak için ne yapmalıyım?» diye sordu.
İsa ona, «Bana neden iyi diyorsun?» dedi. «İyi olan tek biri var, O da Allah’tır. O'nun buyruklarını biliyorsun: `Adam öldürme, zina etme, hırsızlık yapma, yalan yere tanıklık etme, kimsenin hakkını yeme, annene babana saygı göster.'» Adam, «Öğretmenim, bunların hepsini gençliğimden beri yerine getiriyorum» dedi.
Ona sevgiyle bakan İsa, «Bir tek eksiğin var» dedi. «Git neyin varsa sat, parasını yoksullara ver; böylece gökte hazinen olur. Sonra gel, beni izle.»
Bu sözler üzerine adamın yüzü asıldı, üzüntü içinde oradan uzaklaştı. Çünkü çok malı vardı.
İsa çevresine göz gezdirdikten sonra öğrencilerine, «Varlıklı kişilerin Allah Egemenliğine girmesi ne güç olacak!» dedi.
Öğrenciler O'nun sözlerine şaştılar. Ama İsa onlara yine, «Çocuklar» dedi, «Allah’ın Egemenliğine girmek ne güçtür! Devenin iğne deliğinden geçmesi, zenginin Allah Egemenliğine girmesinden daha kolaydır.»
Öğrenciler büsbütün şaşırmışlardı. Birbirlerine, «Öyleyse kim kurtulabilir?» diyorlardı.
İsa onlara bakarak, «İnsanlar için bu imkânsız, ama Tanrı için değil. Allah için her şey mümkün» dedi.
Petrus O'na, «Bak, biz her şeyi bırakıp senin ardından geldik» demeye başladı.
«Size doğrusunu söyleyeyim» dedi İsa, «benim ve Müjde'nin uğruna evini, kardeşlerini, anne ya da babasını, çocuklarını ya da topraklarını bırakıp da şimdi, bu çağda çekeceği zulümlerle birlikte yüz kat daha fazla eve, kardeşe, anneye, çocuğa, toprağa ve gelecek çağda sonsuz yaşama kavuşmayacak hiç kimse yoktur.