ME
NU

OMELIE / Omelie TR

30 giu 2019
30/06/2019  -  OLAĞAN DEVRE  -  13. PAZAR GÜNÜ  -  C YILI

30/06/2019  -  OLAĞAN DEVRE  -  13. PAZAR GÜNÜ  -  C YILI

Birinci okuma 1.Krallar 19,16.19-21 Mez 16 (15) İkinci okuma Gal 5,1.13-18  İncil Lk 9,51-62 

 

"Hayat yolunu bana gösterirsin, tam mutluluk senin huzurunda, ebedi neşe senin yanındadır": Bu mezmur ile Elişa'nın çağrısını vurgulamaktayız. Elişa, İlyas'ın yaptığı seçimi ciddiye alıp onu izlemek için hemen ve sevinçle karlı işini bıraktı. Bırakacağı tanıdıklarını ve akrabalarını için bir ziyafet hazırlayıp sevinçle onlardan ayrıldı. Rab'bin çağrısı kabul etmek, gerçekten bir bayramdır, çünkü O'nunla beraber olmak, bütün yaşamımızla O'na hizmet etmek, O'nun yardımını ve yakınlığını tatmak, hayatımızı dolduruyor: Tam bir mutluluğa erişmiş olduğumuzu, bütün dileklerimizin yerine getirmiş olduklarını, hayatımızın tamamen gerçekleştiğini hissediyoruz.

Bu günkü İncil'in metni de, bize Elişa'nın çağrısını hatırlatıyor. İlyas kendisinin yerine, halka Allah'ın Sözünü ilan etme görevini devam ettirecek bir kişi seçmektedir: Aynen İsa da kararlı adımlarla Yeruşalem'e doğru yürürken, dünyada O'nun ışığını canlı tutabilecek kişiler seçmektedir! Seçilecek olanlar, İsa'nın yaşayacağı acılı olayları bilmelilerdir. İncilci Luka açıkça "bu dünyadan ayrılacağı günler yaklaşınca..." diye yazmaktadır.

Yahudiler İsa'yı öldürmek istiyorlar ve Samiriyeliler de O'nu kabul etmek istemiyorlar. İsa, farklı nedenlerden olsa bile, herkes tarafından reddediliyor. O'nunla kalmak isteyenler, bunu bilmelidir. Onlar yaşamlarını, hem kendi halkının yöneticileri hem de onların düşmanları tarafından reddedilmiş bir insana bağlamaktadırlar. İsa her yerde "aleyhinde konuşulacak bir belirti" olacaktır!

Kendi öğrencileri bile, böyle bir şekilde davranıyorlar ki, O'nu üzülüyorlar. Onlar eski yöntemleri kullanmak istiyorlar ve İlyas'ın yaptığı gibi, kabul etmeyenlere karşı Allah'tan büyük bir cezayı dilemek istiyorlar. Bu yüzden İsa kendini öğrencileri tarafından bile tamamen anlaşılmış ve kabul edilmiş hissetmiyor: Onlar O'nun alçakgönüllülüğüne, sabrına, herkesin yararına olan kurtuluş isteğine henüz ulaşmadılar.

İsa’nın onlara yönelttiği ciddi azar, hala geçerlidir. Günümüzde de, İsa'ya ve Kilise'ye karşı olanların cezalandırılmasını isteyen birçok Hristiyan var ve bunu İsa’dan isterler. İsa bu öğütleri göz önünde hiç tutmaz, çünkü Peder'in, haçın hikmeti olan hikmetinden gelmiyorlar. İsa onunla birlikte olanların, başlangıçtan itibaren, kendilerini inkar etmeye alışmalarını, kendi rahatlarını ve duygusal tatminlerini aramamalarını, sevilmeyi arzu etmemelerini, Allah'ın emirleri bile araç olarak kullanarak, haklı çıkarılmış kendi bencil eğilimlerini izlememelerini istemektedir.

İsa bu dünyaya göre değerli olan şeyleri vaat etmiyor: Zenginliği ve rahatlığı vaat etmiyor, Allah'ın Hükümranlığı'nın müjdesine gerekli olmayan şeylerle meşgul olmamıza izin vermiyor, kendi yaptıklarından ikramiye bekleyenlerden hoşlanmıyor. "Geriye bakan", yani kendi emeğinin sonucuna bakan, kendi çabalarından tatmin olan, kendi erdemli işlerinden hoşnut olan veya başka şeyleri arayan, "Allah'ın Hükümranlığına layık değildir" ve uygun değildir. Mesih İsa'yı izleyen kişi, Yeruşalem'e doğru yürüyen ve orada ölümü aracılığıyla kendisini Peder'e sunan İsa'yı izlemekte kararlı olmalıdır.

Aziz Pavlus bu bakış acısından yola çıkarak cemaatsel hayatın bazı konularından bahsetmektedir. İsa'yı kabul etmek büyük bir lütuftur çünkü O, hepimizin arzu edip aradığımız özgürlüğü tattırır. Fakat katı kurallardan ve kökleşmiş alışkanlıklardan olan bu kutsal özgürlük, henüz bu şeylerden özgür olmayanlara karşı saygısızlığa neden olmamalıdır. Gerçek sevgi, her zaman ve herkese karşı sabırla yaşanmalıdır. Rab, öfkelenmemize ve başkalarına kendi görüşlerimizi zorla kabul ettirmemize izin vermez. Bizi kardeşlerimizin hizmetkarları kılan, sevgi ile sevmemize hiçbir engelin olmaması gerekir. Böylece yaşayarak, kendimize 'ölmek' yani kendimizi inkar etmek için ve öleceğimizde bırakacağımız her şeyi şimdiden bırakmak için fırsatımız var. Bu şekilde İsa'yı, nereye giderse, izleyebilmek için ve O'nun Hükümranlığında kararlılıkla ve tam bir sevgiyle hizmet edip çalışabilmek için özgür olacağız.

OKUMALAR

 

1.Okuma 1Kr 19,16.19-21

RAB, peygamber İlyas’a şöyle dedi: "Şafat'ın oğlu Elişa'yı kendi yerine peygamber olarak meshedeceksin.

Hazael'in kılıcından kurtulanı Yehu, Yehu'nun kılıcından kurtulanı Elişa öldürecek.

Ancak İsrail'de Baal'a diz çöküp onu öpmemiş yedi bin kişiyi ben koruyacağım.

İlyas oradan ayrılıp gitti, Şafat oğlu Elişa'yı buldu. Elişa, on iki çift öküzle saban sürenlerin ardından on ikinci çifti sürüyordu. İlyas Elişa'nın yanından geçerek kendi cüppesini onun üzerine attı.

Elişa öküzleri bırakıp İlyas'ın ardından koştu ve, "İzin ver, annemle babamı öpeyim, sonra seninle geleyim" dedi. İlyas, "Geri dön, ben sana ne yaptım ki?" diye karşılık verdi.

Böylece Elişa gidip sürdüğü çiftin öküzlerini kesti. Boyunduruklarıyla ateş yakıp etleri pişirdikten sonra, yesinler diye halka dağıttı. Sonra, İlyas'ın ardından gidip ona hizmet etti.

 

Mezmur 15

Koru beni, ey Allah,

Çünkü sana sığınıyorum.

RAB'be dedim ki, "Efendim sensin.

Senden öte mutluluk yok benim için."

Benim payıma,

Benim kâseme düşen sensin, ya RAB;

Yaşamım senin ellerinde.

Övgüler sunarım bana öğüt veren RAB'be,

Geceleri bile vicdanım uyarır beni.

Gözümü RAB'den ayırmam,

Hiç sarsılmam, O sağımda durduğu için.

Bu yüzden içim sevinç dolu, yüreğim coşuyor,

Bedenim güven içinde.

Çünkü sen beni ölüler diyarına terk etmezsin,

Sadık kulunun çürümesine izin vermezsin.

Hep yaşam yolunu gösterirsin bana.

Bol sevinç vardır senin huzurunda,

Sağ elinden mutluluk eksilmez.

 

2.Okuma Gal 5,1.13-18

Kardeşlerim, Mesih bizi özgürlük için özgür kıldı. Bunun için dayanın. Bir daha kölelik boyunduruğunu takınmayın.

Siz özgür olmaya çağrıldınız. Ancak özgürlüğünüz doğal benliğe fırsat olmasın. Birbirinize sevgiyle hizmet edin. Bütün Kutsal Yasa tek bir sözde özetlenmiştir: «Komşunu kendin gibi sev.» Ama birbirinizi ısırıyor ve yiyorsanız, dikkat edin, birbirinizi yok etmeyesiniz!
Şunu diyorum: Kutsal Ruh'un yönetiminde yaşayın. O zaman benliğin arzularını asla yerine getirmezsiniz. Çünkü benlik Ruh'a, Ruh da benliğe aykırı olanı arzular. İstediğiniz şeyleri yapmayasınız diye bunlar birbirine karşıttır. Ruh'un yönetimindeyseniz, Yasa'ya bağımlı değilsiniz.

 

İncil Lk 9,51-62

Göğe alınacağı gün yaklaşınca İsa, kararlı adımlarla Kudüs'e doğru yola çıktı. Kendi önünden haberciler gönderdi. Bunlar, kendisi için hazırlık yapmak üzere gidip Samiriyelilere ait bir köye girdiler. Ama Samiriyeliler Kudüs'e gitmekte olan İsa'yı kabul etmediler. Öğrencilerden Yakup'la Yuhanna bunu görünce, «Rab, bunları yok etmek için bir buyrukla gökten ateş yağdırmamızı ister misin?» dediler. Ama İsa dönüp onları azarladı. Sonra başka bir köye gittiler. Yolda giderlerken bir adam İsa'ya, «Nereye gidersen, senin ardından geleceğim» dedi. İsa ona, «Tilkilerin ini, gökte uçan kuşların yuvası var, ama İnsanoğlu'nun başını yaslayacak bir yeri yok» dedi.
Bir başkasına, «Ardımdan gel» dedi.
Adam ise, «İzin ver de önce gidip babamı gömeyim» dedi.
İsa ona şöyle dedi: «Ölüleri bırak, kendi ölülerini kendileri gömsünler. Sen gidip, Tanrı'nın Egemenliğini duyur.»
Bir başkası, «Rab» dedi, «senin ardından geleceğim ama, izin ver, önce evimdekilerle vedalaşayım.»
İsa ona, «Sabanı tutup da geriye bakan, Allah'ın Egemenliğine layık değildir» dedi.