ME
NU

OMELIE / Omelie TR

11 gen 2015
11/01/2015 - MESİH İSA’NIN VAFTİZİ - B

11/01/2015 - MESİH İSA’NIN VAFTİZİ - B

1. Okuma Yşa 55,1-11 (veya 42,1-4.6-7) * Mezmur 12 * 2. Okuma 1Yh 5,1-9 (veya Hav. İşl. 10,34-38) * İncil Mk 1,7-11

Bugün Yeşaya aracılığıyla Rab bize: “Benim düşüncelerim sizin düşünceleriniz değil” diye söylüyor. Bunu Rab kendisi söylüyor, bu yüzden heran düşüncelerimizi değiştirmeye hazır olmamız gerekir... Düşünceler, Tanrı’nın ki olmazsa, sahte ve aldatıcıdırlar. Tanrı’nın düşüncelerini nasıl tanıyacağız? Bunları kim bize bildirecek? Bugün Vaftizci Yahya bize cevap veriyor. Yahya,“Benden sonra benden daha güçlü olan biri geliyor. Ben eğilip onun çarıklarının bağlarını çözmeye bile layık değilim’ diyerek, İsa’nın üstünlüğünü ilan ediyor. İşte, bize Tanrı’nın düşüncelerini tanıtan, İsa’dır.
Sonra da Baba’nın kendisi sudan çıkan İsa’ya ‘Sen benim Oğlum’sun; senden hoşnudum’ diyerek, Yahya’nın sözlerini doğruluyor. Baba, İsa’yı bu sözlerle tanıtarak, O’nun, kendisiyle birlikte aynı seviyede kalabilecek kadar kendisine yakın olduğunu; aynı düşünceyi, isteği ve projeyi paylaştığını söylüyor.
Tanrı’nın düşüncelerini tanıyıp paylaşmak mi istiyoruz? O halde kendimizinkileri bir kenara bırakalım ve İsa’nınkileri benimseyelim!
Kutsal Ruh İsa’nın üzerine görünür bir şekilde, yani güvercin olarak, iniyor. Güvercin imgesi bize, yaratılışın başlangıcında Tanrı’nın Ruh’unun, düzenlemek ve şekillendirmek için, suların üzerinde dalgalanmasını hatırlatıyor. Artık Ruh dalgalanmaya bıraktı çünkü yaratılışın düzeni İsa’dır. O, Baba’nın tasarladığı projedir, O’nun sevgisinin mükemmel gerçekleşmesidir. İsa, ulaşacağı her yere Tanrı’nın Ruh’unu yayıyor; böylece O’nun vardığı her yere yaratılışın yenilenmesi varıyor. Bir insanın yüreğine İsa varınca, o insan Tanrı’nın oğlu oluyor, barış, kutsallık, merhamet ve af sağlıyor.
Güvercin imgesi insanların günahının nedeni olan tufandan sonraki yeniden başlayan yaşamı anımsatıyor. Nuh’a dönen güvercin ona, Tanrı’nın, yeryüzünde yeniden yaşamı doğurduğunu, dolayısıyla da, artık gemiden çıkabileceğini iletiyor. Şimdi, İsa üzerine inerek, bize yaşam yerinin, cezayı hak eden günahkarlara ümit verenin, İsa olduğunu anlatıyor. Tanrı’nın tüm insanlara olan müjdesi-iyi haberi, İsa’dır.
Ayrıca güvercin, af dilemek için fakirlerin, tapınakta sunduğu kurban idi. Şimdi güvercin İsa üzerinde kalıyor; şimdi İsa, dünyanın tüm insanlarına bedava af sağlayan gerçek tapınak, sunak ve kurbandır.
Bu şekilde Baba ve Kutsal Ruh tarafından tanıtılan İsa, nehirden, tüm halkının pişmanlığını ve imanını toplayan sulardan çıkıyor. Oraya İsa günahkarlarla birlikte inmişti ve günahsız olan O, kendi üstüne cezalarını almıştı. Yahya O’na şu sözlerle tanıklık edebiliyor: “İşte dünyanın günahını kaldıran Tanrı Kuzusu!” ve “O, sizi Kutsal Ruh’la vaftiz edecektir”.
Noel’de başlayan İsa’nın tanıtılması şimdi tamamlanıyor; çobanların ve yıldız bilimcilerinin tapındığı Çocuk, herkesin dikkatine ve tapınmasına layık olandır.
O’nun hakkında ve insana Kutsal Ruh’u bağışlayarak yüreğinde gerçekleştireceği harika eserler hakkında konuşan sadece Yahya değildir; Baba da, kendi sesiyle ve Kutsal Ruh da, kendisini göstererek, İsa’nın kimliğini ve Kutsal Yazılardaki peygamberliklerin, O’nda gerçekleştiğini ilan ettiler.
İncilci Yuhanna, mektubunda İsa’ya olan imanın meyvesini yazıyor: “İsa’nın Mesih olduğuna iman eden herkes Tanrı’dan doğmuştur”; başka sözlerle şöyle diyebiliriz: İsa’nın, Baba tarafından meshedilmiş ve gönderilmiş olduğuna iman eden, sadece fiziksel yaşamı değil, tanrısal yaşamı almış olup yaşıyor. İsa’nın en küçük şakirdinin saygınlığı ve büyüklüğü Tanrı’nınkidir! Bununla beraber Yuhanna şunu da bize söylemek istiyor: Unutmayalım ki, Tanrı sevgidir dolayısıyla O’nun hayatını yaşayan, O’nun sevgisini yaşıyor; sadece kendisine yaşam veren Tanrı’yı değil de, tüm insanları seviyor. Sevginin kökü, temeli, sağlamlığı, kalıcılığı ancak ve ancak ve her zaman imana bağlıdır: “Bize dünyaya karşı zafer kazandıran, imanımızdır”. Dikkat etmemiz gereken en önemli şey imandır; sevgi de imanın bir sonucudur. Çocuklarımıza sevmeyi öğretmekle ve kendimiz de sadece sevgide gelişmekle kalmayacağız, çünkü kuru ağaçlar veya geçici Noel çam ağaçları gibi olma riskine girebiliriz. İsa’ya iman etmeyi öğretmeye, O’nu daha derin bir şekilde tanımaya çalışacağız, böylece sevgimiz daima canlı, gerçek, saf ve sebatlı olacaktır. İman yoksa, yalnız başkalarının sevgisine değil, kendi sevgime bile güvenemiyorum. Bugün kendime ve iyiliğime olan sahte güvenlik düşüncelerinin yerine Tanrı’nın bu düşüncesini ve Sözünü koymak istiyorum.