ME
NU

OMELIE / Omelie TR

15 ago 2021
15/08/2021 - Meryem’in Göğe Alınması

15/08/2021 - Meryem’in Göğe Alınması

İlk Okuma Vahiy 11,19; 12,1-6.10 Mezmur 44/45 İkinci Okuma1Kor. 15,20-26 İncil Lk. 1,39-56

Aziz Pavlus’un İsa’nın ölümünün ve dirilişinin meyvelerini anlatan metni, bu cümle ile sona ermektedir: “Ortadan kaldırılacak en son düşman ölümdür!”. Bu büyük gizemin meyvesi bir anda olgunlaşmamaktadır, yavaş yavaş büyümekte ve kademeli olarak hazırlanmaktadır. Allah’ın Oğlu, Rab İsa, dünyaya gelerek ve kendini bizim için feda ederek yaşamımızın ve kutsallaşmamızın, mutluluğumuzun ve hem Allah ile hem de kardeşler ile birliğimizin düşmanlarını yenmektedir. Kaç düşmanımız vardır? Hangileri en tehlikeli olanlarıdır? Yuhanna, zor ve acayip bir dille yazılmış kitabında, yıldızları sürükleyebilen, yedi başlı ve korkunç kuyruklu bir ejderden bahsetmektedir: Bu ejder, “tüm ülkelere hükmedecek” çocuğa karşı gelmektedir, fakat çocuk “Allah'ın yanına, onun tahtı önüne götürüldü”. Ejder kadına karşı da gelmektedir fakat kadın onun için Allah tarafından önceden hazırlanmış sığınakta kurtuldu. İşte, insanın düşmanı hakikaten çok korkunçtur: O, insanları yönetebilecek, onların barış içerisinde yaşamalarına yardım edecek, onları mutlu kılacak, kişiyi yok etmek istemektedir. O’nu doğuran kadına da karşı gelmektedir. Ejderin taçlı yedi başı bu görümü açıklamamıza yardım etmektedir: Bunlar tarihte geçip giden değişik hükümdarları temsil etmektedirler. Onların hepsi, Allah tarafından insanlara kardeşlik içerisinde yaşamaya yardım edebilecek tek olan, yollanan Kralın düşmanlarıdır. Bunlar korkutmaktadırlar, çünkü hepsi son olarak yok edilecek düşman olan ölüm ile ilişkilidirler. Bugün dikkatimizi “çöle kaçan kadına” çeviriyoruz. Bu kaçan kadın sanki insanlara Allah’ın Oğlu’nu veren Kilise’dir. Ve gerçekten Kilise’deki ilk yer Anne olan Meryem’indir! O, İsa’yı en büyük sevgi ile sevmiş ve takip etmiş Kilise’nin ilk üyesidir, ayrıca en iyi şekilde Kilise’yi temsil etmektedir. Meryem’in yaşadıkları ve yaptıkları, Kilise’nin dünyada yaşadıklarının aynısıdır: Meryem’in yaptığı gibi, Kilise de her zamanın ve her yerin insanlarına Allah’ın Oğlu’nu sunmaktadır! O’nu ölümünün ve dirilişinin gizeminde sunmaktadır: Bu, müjdelenen ve paylaşılan gizemdir, o kadar paylaşılmaktadır ki birçok Hristiyan kendilerini İsa ile Baba’ya sunarak ölmektedirler. Bugün tüm Kilise, kızı ve Annesi Meryem için bayram yapmaktadır. Meryem; Allah’ın Oğlu’na insan hayatını vermek için kullandığı kadındır, Rab’bin gerçek hizmetkârıdır! Onun bedeni, Oğul’un bedeni ile tek bir beden olmuştur, diyebiliriz. Bu yüzden şimdi de Oğul’un durumunu, O’nun şanını paylaşmaktadır. Oğul, Baba’nın sağında göklerdedir: Annesi de O’nun şanına katılmaktadır. Özellikle de Meryem, İsa ile tek varlık olarak Baba’ya kendi 'evet'ini söylemiştir ve bir an beklemeden Sözünü yaşamıştır. Meryem, itaatkâr evlatlara söz verilen bütün lütuflara sahiptir: Şimdiden onlara kavuşmuştur, çünkü arınmaya ihtiyacı yoktur! Gerçekten de o, bizim gibi değildir, günahlara ve gurura sürüklenmedi. Annemizin sevincine hayranlıkla bakıyoruz! O, sadakatinin ve alçakgönüllülüğünün mükâfatını almaktadır. Biz de iman yürüyüşünün amacına ulaşmış olan Annemizle birlikte sevinelim. Arzumuz bugün ona varmaktadır, böylece bizde Allah’ın hükümranlığına varma arzusu ve tüm imanlılarla birlikte göğe doğru ilerleme isteğimiz canlı kalacaktır. Öyle bir ortamda yaşıyoruz ki, dikkatimizi dağıtmaya, gerçekten önemli olandan bizi uzaklaştırarak birçok boş şeylere cezbetmeye, düşlerimize ve arzularımıza sunulan hayal kırıklığı dolu cevaplarıyla bizi kandırmaya çalışıyor. Bugünkü bayram, bir gerçek anıdır, tamamıyla kandırılmadan önce, bir alarm işaretidir. Yüreğimiz, cennet için yaratılmıştır ve yeryüzünün nimetleri onu hiçbir zaman tatmin edemeyecektir. İsa’nın Annesi, Allah’a yükselttiği övgü ilahisi ile bizim de, aklımızla ve kalbimizle Allah’a yönelmemize yardım etmektedir: Bugün okuduğumuz bu Meryem’in övgü ilahisini, Kilise her günkü akşam duasında tekrar etmektedir. Her gün sesimizi, Meryem’inkiyle birleştiriyoruz, bizim de onun olduğu yere, bizi beklediği cennete ulaşmak için bir garanti ve kapora olarak. Sesimiz, dünyada acı çeken Kilise’nin sesi ile birlikte, İsa’nın Annesinin ilahisini tekrar etmektedir: Böylece o, bize acı çektiren zenginliğin, gücün, gururun, kibrin, ahlaksızlığın ve boş şeylerin aldatmasını reddetmek için yardım etmeye devam etmektedir. Aynı zamanda da evlatların yüreğinden hiçbir şekilde yok edilemeyen gerçek sevinci belirtmemize destek olmaktadır: “Canım Rab'bi yüceltir ve ruhum, Kurtarıcım Allah sayesinde sevinçle coşar”. Alçakgönüllü fakat kararlı seslerimizle ifade edilen bu sevinç, son düşmanın üzerinde zafer ilahisini söylemektedir. Artık ölümden bile korkmayız: Ölüm, Annemize ulaşmak için fırsat olacaktır: O bizi kucaklayarak bizi Oğlu İsa’ya sunmaya hazır olacaktır!

OKUMALAR

  1. Okuma: Vahiy 11,19a; 12,1-6a.10

Sonra Allah'ın gökteki tapınağı açıldı ve tapınakta O'nun antlaşma sandığı göründü. Gökte olağanüstü bir belirti, güneşe sarınmış bir kadın göründü. Ay ayaklarının altındaydı ve başında on iki yıldızdan oluşmuş bir taç vardı. Kadın gebeydi. Doğum sancıları içinde kıvranıyor, feryat ediyordu. Sonra gökte başka bir belirti göründü: yedi başlı, on boynuzlu ve yedi başında yedi taç olan, kızıl renkli büyük bir ejderhaydı bu. Kuyruğuyla gökteki yıldızların üçte birinisürükleyip yeryüzüne attı. Sonra, doğum yapmak üzere olan kadının önünde durdu. Kadın doğurduğu an ejderha çocuğu yutacaktı. Kadın bir oğul, bütün ulusları demir çomakla güdecek bir erkek çocuk doğurdu. Çocuk hemen alınıp Allah'a, Allah'ın tahtına götürüldü. Kadın ise çöle kaçtı. Orada bin iki yüz altmış gün beslenmesi için Allah tarafından hazırlanmış bir yeri vardı. Bundan sonra gökte yüksek bir sesin şöyle dediğini duydum: “Allahımızın kurtarışı, gücü, egemenliği ve Mesihinin yetkisi şimdi gerçekleşti”.

Mezmur 44

Kral kızları senin saygın kadınların arasında,

Kraliçe, Ofir altınları içinde senin sağında duruyor.

Dinle, ey kral kızı, bak, kulak ver,

Halkını, baba evini unut.

Kral senin güzelliğine vuruldu,

Efendin olduğu için önünde eğil.

ona eşlik eden kızlar sana getirilecek.

Sevinç ve coşkuyla götürülecek,

Kralın sarayına girecekler.

  1. Okuma: 1Kor 15,20-26

Oysa Mesih, ölmüş olanların ilk örneği olarak ölümden dirilmiştir. Ölüm bir insan aracılığıyla geldiğine göre, ölümden diriliş de bir insan aracılığıyla gelir. Herkes nasıl Âdem'de ölüyorsa, herkes Mesih'te yaşama kavuşacak. Her biri sırası gelince dirilecek: ilk örnek olarak Mesih, sonra Mesih'in gelişinde Mesih'e ait olanlar. Bundan sonra Mesih, her yönetimi, her hükümranlığı ve gücü ortadan kaldırıp egemenliği Baba Allah'a teslim ettiği zaman son gelmiş olacak. Çünkü Allah bütün düşmanlarını O'nun ayakları altına serinceye dek O'nun egemenlik sürmesi gerekir. Ortadan kaldırılacak son düşman ölümdür.

İncil: Lk 1,39-56

O günlerde Meryem kalkıp aceleyle dağlık bölgeye, Yahuda oymağının bir kentine gitti. Zekeriya'nın evine girerek Elizabet'i selamladı. Elizabet Meryem'in selamını duyunca rahmindeki çocuk hopladı. Kutsal Ruh'la dolan Elizabet, yüksek sesle şöyle dedi: «Kadınlar arasında kutsanmış bulunuyorsun, rahminin ürünü de kutsanmıştır! Nasıl oldu da Rabbimin annesi yanıma geldi? Bak, selamının sesi kulaklarıma eriştiği an, çocuk rahmimde sevinçle hopladı. İman eden kadına ne mutlu! Çünkü Rab'bin ona söylediği sözler gerçekleşecektir». Meryem de şöyle dedi:

«Canım Rab'bi yüceltir; ruhum, Kurtarıcım Allah sayesinde sevinçle coşar.

Çünkü O, sıradan biri olan kuluyla ilgilendi.
İşte, bundan böyle tüm kuşaklar beni mutlu sayacak. Çünkü güçlü Olan, benim için büyük işler yaptı. O'nun adı kutsaldır. Kuşaktan kuşağa kendisinden korkanlara merhamet eder.
Eliyle güçlü işler yaptı; kibirlileri yüreklerindeki kuruntularla darmadağın etti.
Hükümdarları tahtlarından indirdi, sıradan insanları yükseltti.
Aç olanları iyiliklerle doyurdu, zenginleri ise elleri boş çevirdi.
Atalarımıza söz verdiği gibi, İbrahim'e ve onun soyuna sonsuza dek merhamet etmeyi unutmayarak kulu İsrail'in yardımına yetişti». Meryem, üç ay kadar Elizabet'in yanında kaldı, sonra kendi evine döndü.