ME
NU

OMELIE / Omelie TR

01 nov 2012
01/11/2012 TÜM AZİZLERİN BAYRAMI

01/11/2012 – TÜM AZİZLERİN BAYRAMI

1.Okuma Vahiy 7,2-4.9-14 * Mezmur 23 * 2.Okuma 1Yh 3,1-3 * İncil Mt 5,1-12

Tüm Azizlerin Bayramında İsa’nın, O’nunla birlikte yaşayanlara, O’nu ilk defa dinleyenlere hitap ettiği sözleri duymak güzeldir. Nitekim biz bu halde doğanı değil de – zaten aziz olarak doğan kimse yoktur! -, Rab ile yeni bir hayata başlayanları, bundan sonra da yavaş yavaş, aynı zamanda kararlı bir şekilde, O’nun kendilerine biçim vermesine müsaade edene ‘aziz’ diyoruz. Gerçekten Kutsal Olan sadece Rab’dir, ama O’nun kutsallığı, O’nunla birlikte yaşayanlara da, O’nun Sözünü yerine getirerek ve kendisini, O’nun Ruh’u tarafından yönlendirerek, O’nunla birlik içerisinde kararlıkla kalana da, iletilmektedir.

İsa, gözü önünde, yoksulları, acı çekenleri, yumuşak huyluları, zulmedilenleri, merhametli olmaya müsait insanları görmekteydi: Onlara özel istekleri, yeni kuralları sunmamakta ve azarlamamaktadır. İsa’yı dinleyenler, acı çeken insanlardır; kendi günahları ve dünyayı saran günahtan dolayı acı çeken insanlardır. İsa onlara, Tanrı’nın sevecenliğinin onlarla beraber olduğunu fark etmelerine yardımcı olmak istemektedir. Onlar, Tanrı tarafından sevilmekten, değer verilmekten, desteklenmekten mutlu olmaya başlayabilirler. Durumlarının değişmesi gerekli değil, çünkü onlar şimdiden mutlular. Yoksullar, ağlayanlar, dürüstlüğü özleyenler, merhametli olanlar, yoksul olmaya, ağlamak için bir sebebe sahip olmaya, adaletsizliği yaşamaya devam edebilirler, buna rağmen mutlular. Kendi durumunu değiştiren değil de, daima sevecen, nur saçan ve barış kaynağı olan Baba’nın bakışını üzerinde gören, mutludur. İnsanın yaşamı daima sınırlı, tamamlanmamış, eksik olacak, ama Baba’nın yüreğinden gelen ışık ve barışla ulaşığılında, bütünlükle doldurulacaktır. İsa, en gerçek mutluluğu yaşamaktadır, yine de evsiz, büyükler tarafından hor görülmüş, güçlüler tarafından kaçınılmış; akrabaları O’nu anlamıyorlar, zavallı insanlar O’nun çevresindedirler. O, kendi durumunu değiştirmeye çalışmıyor. O’nun sevinci, Baba ile birliğinden gelir: Nitekim O, Baba’sı tarafından sevilmiş ve değer verilmiş olduğunu bilmektedir. O’nun planlarını gerçekleştirmek için, kendisini O’nun emrine koyuyor; kendisini alçaltarak bizi kaldıracak, günahımızdan çıkaracak ve Tanrı’nın eline yeniden teslim edecektir. Bunu gerçekleştirmek için, hayal edilebilecek en büyük alçalmaya maruz kalacak, sonra da işkence çekecek, ama O’ndan mutluluk eksilmeyecektir.

Ne mutlu.... olanlara! Daima çivilerin izlerini taşıyan İsa’nın bu sözlerini dinleyen ve ciddiye alan insanlar var. Onların arasında zenginliklerinden ve rahatlıklarından vazgeçenler de var. Onlar Göklerin Hükümdarlığının değerini anlayıp, muhtaç ve ezilmiş insanlar için Tanrı’nın sevgisinin somut belirtileri oldular. Onların arasında yaslı olanlar var. Hiçbir insan onlara yaklaşıp teselli etmedi; ancak İsa’nın elinden ve sesinden Tanrı’nın şefkatini ve tesellisini aldılar. Aralarında yumuşak huylu insanlar var. Onlara karşı yapılmış haksızlıklara, mallarını ve özgürlüklerini çalanlara isyan etmediler, fakat içlerinde mutluluk kaldı çünkü Tanrı’nın vaat ettiği şeyler daha da üstündür. Aralarında, Tanrı’nın isteğini engelleyen bir dünyada yaşamalarına rağmen, O’nun hoşuna giden bir şekilde yaşamayı arzulayanlar da var. Tanrı, arzularını ve çabalarını unutmaz. Aralarında, kendilerinin dışlanma ve alay edilmelerine önem vermeden acı çekenlere özen gösterenler var. Bunlara da ne mutlu çünkü Baba onları kucağına almayı bekliyor. Bencillikle sevgiyi karıştırmayanlar var; yürekleri temiz, saftır. Her olayda ve her yaratıkta Baba’nın sevgisinin mevcudiyetini sezebiliyorlar. İsa uğruna ve O’na olan itaatkarlıkları yüzünden zulüm görenler bizden uzak değiller, aramızdalar, onların gözyaşlarını görüyoruz. Ülkemizden uzakta da İsa’ya olan imanları yüzünden zulüm görenler var; gazeteler bilerek onları görmezlikten gelebiliyor. Onlar “beyaz kaftan giyimiş”ler, yani dirilmiş İsa’nın aynı giysisini giyiyorlar! Onlarla birlikte biz de Baba’nın, tüm çocuklarına beslediği sevgi sayesinde sevinçle coşuyoruz. Şimdiden o sevgiden eminiz, fakat İsa tekrar geldiğinde tamamen onu göreceğiz ve tadacağız.