ME
NU

OMELIE / Omelie TR

19 ago 2018
19/08/18 OLAĞAN DEVRE  -  20. PAZAR  -  B YILI 

19/08/18 OLAĞAN DEVRE  -  20. PAZAR  -  B YILI 

Birinci okuma  *Meseller 9,1-6 *Mezmur 34 *İkinci okuma  Efes 5,15-20 *İncil Yh 6,51-58

 

"Bedenimi yiyip kanımı içen...": Bu cümleyi, bu günkü İncil'de iki defa bulmaktayız. Yemek ve içmek, Mesih İsa'nın bedenini yemek, kanını içmek, öğrencinin hayatının merkezinde olan bir eylemdir. İsa'nın öğrencisi, Kutsal Ekmeği Rab'bin ellerinden kabul ediyor; o Ekmek, sadece ekmek değil, "gökten inen hayat ekmeğidir", "dünyanın hayatı uğruna verilen benim bedenimdir".

İsa, Son Akşam Yemeğinde öğrencilerine vereceği ekmeği düşünmektedir. O ekmek aracılığıyla, onlar da İsa'nın, günahtan dolayı dağıtılmış Allah'ın evlatlarını bir araya getiren, sunuşuna katılacaklar.

"Bedenim ve kanım" olan bu Ekmek, Allah'ın sevgisine bizi katıp insan yaşamını anlamlı ve gerçek kılar. Yemek ve içmek; sadece fiziksel olarak Efkaristiya'yı almak anlamına gelmiyor, İsa’nın hayatına, Peder'e olan itaatine, O'nun insanlara kendini vermesine, O’nun kutsallığına katılmayı istemek de demektir. Yahudiler: "Bu adam yememiz için bedenini bize nasıl verebilir?" diye tartışıyorlar. Onlar İsa'nın sözlerinin derin anlamını anlamıyorlar. Hıristiyanlar ise, "Nasıl olabilir?" diye sormuyorlar: Yaptığı armağan için, İsa'ya teşekkür edip O'nu övüyorlar! Biz; bu Ekmeği, İsa'nın bizi değiştirmesini arzu ederek, kendimizi İsa'ya sunma isteği ile yiyoruz. Böylece ebedi kurtuluşumuzdan emin oluruz, aynı zamanda şimdiden, yeryüzünde, huzurla yaşayabiliriz. Ve de, aldığımız sevgi ve hikmetle yeryüzünü doldururuz.

Birinci okuma da hikmetten, Allah gibi çalışan bir Hikmetten söz etmektedir. Süleyman'ın Meselleri Kitabı, onu, konuşan ve önemli bir şöleni tertipleyen bir insan olarak, gösteriyor. Hikmet, herkesi açlığını ve susuzluğunu gidermeye davet ediyor; fakat bir şartı var: kendi akılsız düşüncelerden vazgeçip akıllı olanları kabul etmek gerekmektedir.

Hikmet "yedi sütunu dikti". Kolayca anlayabiliriz; Mesih İsa Kilisesini destekleyen yedi sütun hazırlıyor: Yedi Sırlarını düşünebiliriz. Ya da, her insanın, hazırlanmış sofrada temsil edilen sevinç ve birlik içinde yaşayabilmesi için, İsa'nın verdiği bütün armağanları düşünebiliriz.

Hikmet, "Çılgınlıklarınızı bırakın" diyor. Rabbin Sofrasına katılmak için, O'nun Bedenini layık bir şekilde yemek için, Aziz Pavlus bizi uyarıyor: "Kardeşlerim, nasıl yaşadığınıza çok dikkat edin. Bilgelikten yoksun olanlar gibi değil, bilge kişiler gibi yaşayın". Yaşam tarzımız; Peder'in düşüncelerini, İsa'nın sevgisini, Kutsal Ruh'un lüftunu göstermelidir. Bunun için dikkatimizin vücudun zevkine değil, (Pavlus sarhoş olmaktan söz eder, belki o ortamda bu, en yaygın dürtüydü), Allah'ı övmeye yönelmesi lazım. "Hep birlikte mezmurlar, ilahiler ve ruhani ezgiler söyleyin. Bütün yüreğinizle Rabbi yüceltin ve övün"! Sadece tecrübesi olan kişi, hep birlikte Allah’ın övgüsünün ilahilerini okuyarak ne kadar büyük bir sevinç, ne kadar güzel bir birlik yaşamını tadabildiğimizi bilir.

 

Rab İsa, sana teşekkür ediyorum: Sen, ruhumu ve vücudumu huzur ve neşeyle dolduran ekmeksin. Senin Hikmetin, Peder'i yüceltmek için, ağzımı açar. Senin mevcudiyetin beni kendine çeker: Seninle beslenmek istiyorum. Seninle beslenmeden, bir hafta bile geçmesini istemiyorum. Eğer yüreğimde sen değil, sadece zevk arama isteği olursa, kardeşlerime ne verebilirim? İçimde sen olursan, hayatım herkes için faydalıdır, hikmet kaynağıdır, Allah'ın lütfunun armağanıdır.

OKUMALAR

 

Birinci okuma  *Meseller 9,1-6

 

Bilgelik kendi evini yaptı,

Yedi direğini yonttu.

Hayvanlarını kesti,

Şarabını hazırlayıp sofrasını kurdu.

Kentin en yüksek noktalarına gönderdiği

Hizmetçileri aracılığıyla herkesi çağırıyor:

"Kim safsa buraya gelsin" diyor.

Sağduyudan yoksun olanlara da,

"Gelin, yiyeceklerimi yiyin,

Hazırladığım şaraptan için" diyor.

"Saflığı bırakın da yaşayın,

Aklın yolunu izleyin.

 

Memur 34

 

Her zaman RAB'be övgüler sunacağım,

Övgüsü dilimden düşmeyecek.

RAB'le övünürüm, mazlumlar işitip sevinsin!

Benimle birlikte RAB'bin büyüklüğünü duyurun,

Adını birlikte yüceltelim.

Genç aslanlar bile aç ve muhtaç olur; ama RAB'be yönelenlerden hiçbir iyilik esirgenmez.

Gelin, ey çocuklar, dinleyin beni: Size RAB korkusunu öğreteyim.

Kim yaşamı seviyorsa, iyi günler görmek istiyorsa,

Dilini kötülükten, dudaklarını yalandan sakınsın.

Vazgeçin kötülükten, iyilik yapın; barış için çalışın, barışın ardından koşun.

RAB'bin gözleri doğru insanların üzerindedir, kulakları onların yakarışına açıktır.

 

İkinci okuma  Efes. 5,15-20

 

Öyleyse nasıl yaşadığınıza çok dikkat edin. Bilgelikten yoksun olanlar gibi değil, bilge kişiler gibi yaşayın. Fırsatı değerlendirin. Çünkü yaşadığımız günler kötüdür. Bunun için akılsız olmayın, Rab'bin isteğinin ne olduğunu anlayın.
Şarapla sarhoş olmayın, sizi sefahate götürür. Bunun yerine Ruh'la dolu olun. Birbirinize mezmurlar, ilahiler ve ruhsal ezgiler söyleyerek yüreğinizde Rab'be nağmeler yükseltin, terennüm edin. Durmadan, her şey için Rabbimiz İsa Mesih'in adıyla Baba Tanrı'ya şükredin.

 

İncil Yh 6,51-58

 

Mesih İsa halka şöyle dedi:: «Gökten inmiş olan diri ekmek ben'im. Bu ekmekten yiyen sonsuza dek yaşayacak. Dünyanın yaşamı uğruna vereceğim ekmek de benim bedenimdir.»
Bunun üzerine Yahudiler, «Bu adam yememiz için bedenini bize nasıl verebilir?» diyerek birbirleriyle çekişmeye başladılar.
İsa onlara şöyle dedi: «Size doğrusunu söyleyeyim, İnsanoğlu'nun bedenini yiyip kanını içmedikçe, sizde yaşam olmaz. Bedenimi yiyenin, kanımı içenin sonsuz yaşamı vardır ve ben onuson günde dirilteceğim. Çünkü bedenim gerçek yiyecek, kanım gerçek içecektir. Bedenimi yiyip kanımı içen bende yaşar, ben de onda. Yaşayan Baba beni gönderdiği ve ben Baba'nın aracılığıyla yaşadığım gibi, bedenimi yiyen de benim aracılığımla yaşayacak. İşte gökten inmiş olan ekmek budur. Atalarınızın yedikleri man gibi değildir. Atalarınız öldüler. Oysa bu ekmeği yiyen sonsuza dek yaşar.»