ME
NU

OMELIE / Omelie TR

13 nov 2016
13/11/2016 – OLAĞAN DEV. 33 PAZAR GÜNÜ – C

13/11/2016 – OLAĞAN DEV. 33 PAZAR GÜNÜ – C

1 Okuma Mal 3,19-20 * Mezmur 98* 2ªOkuma *2Sel 3,7-12*İncil Lk 21,5-19

 

MEDİTASYON

Malakyi’nin peygamberliği ve İsa’nın peygamberliği uyuşmaktadırlar; onlar, birçok kere gerçekleşmiş olan, günlerimizde de yeniden gerçekleşmekte olan peygamberlikler. Ne Malaki peygamber ne de İsa, olup bitenler hakkında, “Her şey iyidir” diyor. Malaki, Allah’tan korkuları olup O’na itaat etmek isteyen kişilerle kendileri şeytan gibi kibirli yapan kişiler arasında olan ve olacak farklılığa dikkatimizi çekiyor. İkinci kişiler, Rab’bin gününde, ateşin karşısında “saman gibi olacaklar”: Hiçbir sağlamlıkları yoktur. Allah’ın korkusunun içinde, yani sevgi ile Allah’a itaat etmeye devam eden kişiler ise şanlı bir geleceğe sahip olacaklardır. İsa, tapınağın muhteşem sanatına hayran olan kişilerinin yüzeysel konuşmalarından faydalanarak, Malaki’nin peygamberliğini, farklı sözler kullanarak, tekrarlamaktadır: “Burada gördüklerinize gelince, öyle günler gelecek ki, taş üstünde taş kalmayacak, hepsi yıkılacak!”. İsa sanki şunu söylemek istemiş: Gösterişlerle övünme! Maddi olanlar daimi sürmeyeceklerdir; geçici olanı değil de, sonsuza dek kalanı ara! Her şeye Allah’ın gözleri ile bakmaya alış! İsa’nın dinleyenlerin merakları, daha da dikkatli, daha da ısrarlı olunmaktadır, fakat bu kişilerde hala yüzeysellik var: “Ne zaman?”. İsa, merak yüzeyselliğine değer vermiyor. Evet, cevap veriyor, fakat şu şekilde: Eğer sen bu şeyleri bilsen, sen hemen, başka özel olayları beklemeden, başla! Hemen, şimdiden, önemi olmayana önem verme, bitecek olana yüreğini bağlama, bütün yüreğinle Allah’a dönmek için gecikme! Her zaman olduğu gibi, birçok şeyler gerçekleşecekler: Depremler ve kıtlıklar, savaşlar ve devrimler. Dünya, düşmanın, yani bütün insanları yöneten Şeytan’nın egemenliğinin altında olmaya devam etmektedir. Sen ise uyan; onun hoş vaatlerine, onun görünüşte güzel şeylerine, onun sahte akıl yürütmelerine, onun dıştan çok çekici kullarına seni ipnotizmayla uyutmasına izin verme! Uyan ve uyanık kal! Eğer gerçek imanlı biri isen, Şeytan’ın senin ölümünü istediğini bil! O, senin imanını hafifletmeye çalışmaktadır; buna yetişmese, sana zulüm eder, insanları seni mahkum etmeye iter. Nitekim bu insanlar, Baba Allah’ın ve İsa’nın kutsal adını insanların, ilk olarak çocuklarının yüreklerinden silmeye uygun yasaları yaratırlar. Şeytanın amacı, çocukları kendine benzer, yani kibirli ve şiddetli, ahlaksız ve zorba kılmak. Bunun için o, çocukları İsa’dan uzaklaştırır ya da onlardan İsa’nın adını uzaklaştırır. Bunu becermek için, annelerinin cahilliğinden, babalarının ilgisizliğinden, öğretmenlerin ve birçok saatler için teslim edildikleri kişilerin yüzeyselliğinden faydalanır. Hatta okullara yolun dışına götüren öğretişleri sokmaya bile varır; bu öğretişlerinin de akıllı olduklarını bile ikna eder. “Sizi yakalayıp size zulüm edecekler”:İsa, O’nu dinleyenlere bunu da söylemektedir. Yani sanki O, şöyle söylemiş gibi: Eğer Sözüm senin için önemli ise, sana engel koyacaklar, hor görüleceksin, sana Sözümü unutturmaya, beni inkar ettirmeye çalışacaklar. Fakat, bir bak, İsa kendimizi korumak için hiçbir silahı ellerimizi koymaz, bizim arda kalmak için kaygılanmaz. Hemen hemen gözüküyor ki, İsa için böyle anlar güzel ve büyük fırsattır. “Bütün bunlar size tanıklık etme fırsatı olacaklar”. Bugün, bu günler ve bu aylar, bu “fırsat”tır; O’na ve O’nun hakkında tanıklık verme fırsatıdır. Bizzat O, kendisinin “öyle bir konuşma yeteneği, öyle bir bilgelik” bize vereceğini söz ederek, bizi kaygılar ve tedirginliklerden kurtarıyor. Bu şekilde de bizler, Allah’ın hazır mevcudiyetinin ve O’nun sevgisinin tanıkları olabileceğiz. İsa’nın Kendisi, tanıklığımız için öldürülebildiğimizi de öngörmektedir, tıpkı geçen asırda, ve halen şimdi, milyonca kardeşlerimize olduğu gibi. “Benin adından ötürü herkes sizden nefret edecek”. Tam da bu günlerde İtalya’daki önemli bir kişinin şu yasa önerisini okudum: Hamile bir kadında olan hayatı kesme sorusuna kabul etmeyen bir Hıristiyan Hekime, jinekoloji uzmanlaştırma kapıları kapalı olsun. Bu tür önerileri, çeşitli ortamlarda şimdiden bile gerçekleşmektedirler. “Benin adından ötürü herkes sizden nefret edecek”, fakat yine de biz İsa’nın adını sevmeye devam ediyoruz. “Oysa başınızın saçlarından bir kıl bile yok olmayacaktır”: Rab bu şekilde konuşmasını sürdürüyor. Bu bizim için zulüm durması anlamına gelmiyor, bunun yerine imanımızın ve sevgimizin değerini ve tanıklık etme gücünü kaybetmemesi demektir. Aziz Pavlus, gerçek zulümlerinin arasındaki kararlığı ve sebatlığı ile, bize örnek oldu. O, sorumluluklarını yüklenmeyen, hatta “boş gezen... hiçbir iş yapmayan” Hıristiyanların olduklarından üzülmektedir. Nasıl olur da birçokları İsa’nın adı uğruna acı çekmektedirler, aynı zamanda da boş bir hayatı sürdüren, Rab’bine ve Rab’bimize tanıklık etmekte hiçbir çaba gösteren Hıristiyanlar da var? Bu tür Hıristiyanlara, çalışmaya ve kendi kazandıklarından yemeye buyuruyor: Bunda da kendisi örnek oldu. Bizler de İsa’ya yönelmiş olarak, O’na itaat ederek yaşamaya devam edelim, bu pahalı olunca da; bu bize, başımıza gelen düşmanlıklardan yüzünden, çok zor gelirse de. Bu durumlarda hayatımız daha da değerli olup tanıklığımız birçokları için nurlu dolu bir armağan olacaktır.

 

OKUMALAR

1 Okuma: Malaki 3,19-20:


Her Şeye Egemen RAB diyor ki: "İşte o gün geliyor, fırın gibi yanıyor. Bütün kendini beğenmişlerle kötülük yapanlar saman olacak, o gün hepsi yanacak. Onlarda ne kök, ne dal bırakılacak.

Ama siz, adıma saygı gösterenler için ışınlarıyla şifa getiren doğruluk güneşi doğacak. Ve çıkıp ahırdan salınmış buzağılar gibi sıçrayacaksınız.


Mezmur 98


Lirle ezgiler sunun RAB'be,

Lir ve müzik eşliğinde!

Boru ve borazan eşliğinde

Sevinç çığlıkları atın Kral olan RAB'bin önünde.

Gürlesin deniz ve içindekiler,

Gürlesin yeryüzü ve üzerindekiler.

El çırpsın ırmaklar,

Sevinçle haykırsın dağlar

RAB'bin önünde!

Çünkü O geliyor

Yeryüzünü yönetmeye.

Dünyayı adaletle,

Halkları doğrulukla yönetecek.


2ªOkuma: Aziz Pavlus’un Selaniklilere 2 Mektubundan 3,7-12


Bizleri nasıl örnek almanız gerektiğini kendiniz biliyorsunuz. Çünkü biz aranızdayken boş gezenler değildik. Kimsenin ekmeğini karşılıksız yemedik. Herhangi birinize yük olmamak için uğraşıp didindik, gece gündüz çalıştık. Yardımlarınızı hak etmediğimiz için değil, size, izleyebileceğiniz bir örnek bırakmak için böyle yaptık. Hatta sizinle birlikteyken size şu buyruğu vermiştik: «Çalışmak istemeyen, yemek de yemesin!» Çünkü aranızda bazılarının boş gezdiğini duyuyoruz. Bunlar hiçbir iş yapmıyor, başkalarının işine karışıp duruyorlarmış. Böylelerine Rab İsa Mesih'in adına yalvarıyor ve şunu buyuruyoruz: sakin bir şekilde çalışıp kendi kazançlarından yesinler.


İncil: Luka 21,5-19


Bazı kişiler tapınağın nasıl güzel taşlar ve adaklarla süslenmiş olduğundan söz edince İsa, «Burada gördüklerinize gelince, öyle günler gelecek ki, taş üstünde taş kalmayacak, hepsi yıkılacak!» dedi.
Onlar da O'na, «Peki, öğretmenimiz, bu dediklerin ne zaman olacak? Bunların gerçekleşmek üzere olduğunu gösteren belirti ne olacak?» diye sordular.
İsa, «Sakın sizi saptırmasınlar» dedi. «Birçokları, `Ben O'yum' ve `Zaman yaklaştı' diyerek benim adımla gelecekler. Onların ardından gitmeyin. Savaş ve isyan haberleri duyunca telaşlanmayın. Önce bunların olması gerek. Ama son hemen gelmez.»
Sonra onlara şöyle dedi: «Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak. Şiddetli depremler, yer yer kıtlıklar ve salgın hastalıklar, korkunç olaylar ve gökte olağanüstü belirtiler olacak.
«Ama bütün bu olaylardan önce sizi yakalayıp zulmedecekler. Sizi havralara teslim edecek, zindanlara atacaklar. Benim adımdan ötürü kralların ve valilerin önüne çıkarılacaksınız. Bu size tanıklık etme fırsatı olacak. Buna göre kendinizi nasıl savunacağınızı önceden düşünmemekte kararlı olun. Çünkü ben size öyle bir konuşma yeteneği, öyle bir bilgelik vereceğim ki, size karşı çıkanların hiçbiri buna karşı direnemeyecek, bir şey diyemeyecek. Anne babalarınız, kardeşleriniz, akraba ve dostlarınız bile sizi ele verecek ve bazılarınızı öldürtecekler. Benim adımdan ötürü herkes sizden nefret edecek. Ne var ki, başınızdaki saçlardan bir tel bile yok olmayacaktır. Dayanmakla canlarınızı kazanacaksınız.