ME
NU

OMELIE / Omelie TR

03 mag 2020
03/05/2020 - Paskalya Devresi – 4. Pazar Günü – A -

03/05/2020 - Paskalya Devresi – 4. Pazar Günü – A -

İyi Çoban Pazar Günü ve Ruhsal Çağrılar için Dua Günü 

İlk Okuma Hav. Kit. 2,14.36-41 Mez. 22/23 İkinci Okuma  1Petrus 2,20b-25  İncil  Yh. 10,1-10

 

Bugünkü İncil 'İmanımızın sembolünün', yani 'Büyük İman Duasının' değerini anlamamıza yardım etmektedir. Bu dua, kuzuların tanıdığı çobanın sesi gibidir. Büyük İman Duası’na, “İman Sembolü” de denir çünkü onlara inanmadan Hristiyan sayılamayacağımız gerçekleri sıralar. Onun sayesinde kimin kardeşimiz sayılıp kimin sayılamayacağını anlarız. Sadece Katolikler için değil, Ortodokslar ve Protestanlar için de tanınma işaretidir ve Mesih İsa'da hepimizi kardeş yapan imanın ifadesidir. Eğer birileri İman Açıklaması’nın herhangi bir bölümünü değiştirmeye kalkışırsa, havarilerin sakınmamız gereken yalancı ve yaşamımız için tehlikeli olan kardeşler olarak tanımladıkları kişiler arasına girerler. İman Duasının herhangi bir şeyini değiştirmek, gerçekten de Allah'ın ve dolayısıyla insanın değişik bir görüntüsünü kabul etmek demektir ve birbirimizi sevme ve değer verme, birlikte yaşama temellerimizi sarsar. İman Duasının bugünkü şekline gelmesi için çok enerjiye, birçok yıla, birçok tartışmaya, Konsillere ve Sinodlara mal olmuştur. İlk başta İman Duası kısaydı, Haç İşaretimizden biraz uzundu. Ancak zamanın geçmesiyle apostolik babalar, müminlerin imanını sapkınlıklardan korumak için, imanın boşa gitmemesi, ümidin faydasız olmaması ve sevginin meyvesiz kalmaması için bazı noktaları vurgulama ihtiyacını gördüler. Böylece gerekli oldukça Konsiller düzenlendi ve Hristiyanların imanlarının açıklaması, kutsal İncillere ve Kilisenin geleneğine uygun olarak, tamamlanması için çalışıldı. Günümüzde telaffuz ettiğimiz İman Duası, İznik (325) ve Kostantinopolis (381) Konsillerinde ortaya çıkan şekildir. Hristiyan İman Duasını ezbere bilmekle yetinmemelidir, onu iyicene anlayıp hazmetmelidir, bu da ancak ayine katılıp, din derslerine uzun zaman katıldıktan sonra olabilecektir. Günümüzde bize sunulan birçok söz, konuşma ve tartışma arasında doğru olanı, bizi aldatandan ayırmalıyız. Rab'bimizden gelen ile O'nun düşmanından geleni ayırt etmeliyiz. İşte böyle durumlarda Büyük İman Duası tamamıyla emin olabileceğimiz bir kaynaktır. Ona uygun olmayan fikirler varsa daha çok dikkatli olmalıyız. Tek başımıza durumu anlayamıyorsak mutlaka imanımızı daha iyi bilen birinden yardım istemeliyiz.

Çobanımızın sesini tanımak hayati önem taşımaktadır, çünkü sadece bu tanıma aracılığıyla bizler, bizi barış olmayan, sadece bizim ve ötekilerin egoizmlerini tatmin eden yollara götüren sahte çobanları takip etmekten korunabileceğiz. İman Duası tam da bu ayırt etme eyleminde yardımcıdır! Ayrıca buna Kilise’de çobanlık yani rehberlik ve koruculuk vazifesini taşıyanlar da yardım ederler.

Paskalya Devresindeki Dördüncü Pazar Günü olan bugün tüm Kilise, Peder'e böyle insanlar, çobanlar, yollaması için dua ediyor. Fakir, zayıf ve cahil insan olan bizlerin buna çok ihtiyacı var! Bizi "kuzuların kapısı", İsa'ya yöneltecek insanlara ihtiyacımız var: Eğer kapıyı şaşırırsak Peder'in evine ve barışına giremeyiz! İsa ısrarla Kendisinin kapı, gerçek kapı olduğunu söylemektedir: Işıkta hareket eden, aldatmak istemeyen o kapıdan geçer. Hırsızlar kapıdan geçmezler, dikkati çekmemek için kendilerine başka geçitler ararlar. Saklanırlar ve tanınmamaya çalışırlar. Çoban ve O'nunla birlik içinde kuzuları seven herkes kapıdan girer.

İşte, İsa tüm insanları sevenler için kapıdır. Eğer İsa'dan kaçınan birini görürsem dikkatli olacağım ve ona güvenmeyeceğim. İsa'nın düşüncelerinden ve seçimlerinden uzaklaşan biri varsa o kişiyi tehlikeli biri olarak görmeliyim.

İsa çobanımdır, kapımdır! Bugün Aziz Petrus, tereddüt etmeden İsa'ya koşmaya teşvik ederek, şöyle diyor: "Bu ahlaksız soydan kurtulun!" İsa ile birlikte sabırla haç taşıyarak acı çekmemiz gerekirse de, ancak O'nunla birlikte güvende olacağız, çünkü O “ruhlarımızın çobanı ve nöbetçisidir”.

O halde Rab'be yalvaralım: O'nu takip edecek ve O'na hizmet edecek çok kişi çağırsın! Aynı zamanda bu çağrıyı duyanların cömertlikle cevap vermeleri için de dua edelim. Böylece Kilise'de kardeşler için çobanlık görevini yürütecek insanlar olacaktır. Ve tabi ki, şimdi bu görevi yapanlar için de dua edelim, görevlerinde güçlü ve neşeli olup işlerinin meyve vermesi için dua edelim.

OKUMALAR

 

  1. Okuma Hav. Kit. 2,14.36-41

Onbirlerle birlikte ayağa kalkan Petrus yüksek sesle kalabalığa şöyle seslendi: «Tüm İsrail halkı şunu kesinlikle bilsin: Allah, sizin çarmıha gerdiğiniz bu İsa'yı hem Rab hem Mesih yapmıştır.» Bu sözleri duyanlar, yüreklerine bir hançer saplanmış gibi oldular. Petrus ve öbür elçilere, «Kardeşler, ne yapmalıyız?» diye sordular. Petrus onlara şu karşılığı verdi: «Tövbe edin, her biriniz İsa Mesih'in adıyla vaftiz olsun. Böylece günahlarınız bağışlanacak ve Kutsal Ruh armağanını alacaksınız. Bu vaat size, çocuklarınıza ve uzakta olanların hepsine, Allahımız olan Rab'bin kendine çağıracağı herkese yöneliktir.» Petrus daha birçok sözlerle onları uyardı. «Kendinizi bu sapık kuşaktan kurtarın!» diye yalvardı. Onun sözünü benimseyenler vaftiz oldu. O gün yaklaşık üç bin kişi topluluğa katıldı.

 

Mezmur 22

RAB çobanımdır,

Eksiğim olmaz.

     Beni yemyeşil çayırlarda yatırır,

Sakin suların kıyısına götürür.

     İçimi tazeler, adı uğruna bana doğru yollarda öncülük eder.

     Karanlık ölüm vadisinden geçsem bile,

Kötülükten korkmam.

Çünkü sen benimlesin.

Çomağın, değneğin güven verir bana.

     Düşmanlarımın önünde bana sofra kurarsın,

Başıma yağ sürersin,

Kâsem taşıyor.

     Ömrüm boyunca yalnız iyilik ve sevgi izleyecek beni,

Hep RAB'bin evinde oturacağım.

 

 

  1. Okuma 1Pt 2,20-25

Çünkü günah işleyip dövüldüğünüzde dayanırsanız, bunda övülecek ne var? Ama iyilik yapıp acı çektiğinizde dayanırsanız, Allah'ı hoşnut edersiniz. Nitekim bunun için çağrıldınız. Mesih, kendi izinden gidesiniz diye uğrunuza acı çekerek size örnek oldu. «O, günah işlemedi, ağzından hileli bir söz çıkmadı.» Kendisine sövüldüğü zaman sövgüyle karşılık vermedi. Acı çektiğinde kimseyi tehdit etmedi; davasını, adaletle yargılayan Allah'a bıraktı. Bizler günah karşısında ölelim ve doğruluk uğruna yaşayalım diye, günahlarımızı çarmıhta kendi bedeninde yüklendi. O'nun yaralarıyla şifa buldunuz. Yolunu şaşırmış koyunlar gibiydiniz, şimdiyse canlarınızın Çobanına ve Gözetmenine geri döndünüz.

 

İncil Yh 10,1-10

«Size doğrusunu söyleyeyim, koyun ağılına kapıdan girmeyip başka yoldan giren kişi hırsız ve hayduttur. Kapıdan giren ise koyunların çobanıdır. Kapıyı bekleyen ona kapıyı açar. Koyunlar çobanın sesini işitirler, o da kendi koyunlarını adlarıyla çağırır ve onları dışarı götürür. Kendi koyunlarının hepsini dışarı çıkarınca önlerinden gider, koyunlar da onu izler. Çünkü onun sesini tanırlar. Bir yabancının peşinden gitmezler, ondan kaçarlar. Çünkü yabancıların sesini tanımazlar.»
İsa onlara bu örneği anlattıysa da, ne demek istediğini anlamadılar. Bunun için İsa yine, «Size doğrusunu söyleyeyim» dedi, «ben koyunların kapısıyım. Benden önce gelenlerin hepsi hırsız ve hayduttu, ama koyunlar onları dinlemedi. Kapı ben'im. Bir kimsebenim aracılığımla içeri girerse kurtulur. Girer, çıkar ve otlak bulur. Hırsız ancak çalıp öldürmek ve yok etmek için gelir. Bense insanlar yaşama, bol yaşama sahip olsunlar diye geldim.