ME
NU

OMELIE / Omelie TR

08 dic 2013
08/12/2013 - Günahsız Meryem Bayramı - Noel Bayramına Hazırlık- 2. Pazar Günü – A

08/12/2013 - Günahsız Meryem Bayramı - Noel Bayramına Hazırlık- 2. Pazar Günü – A 

I.Okuma ve İncil Meryem Bayramından, II. Okuma ise Noel’e Hazırlık devresi II. Pazar Gününden

1.Okuma Yar 3,9-15.20 * Mezmur 97 * 2.Okuma Rom 15,4-9 * İncil Lk 1,26-38

Bugün dikkatimizi, İsa’nın annesi Meryem’e çeviriyoruz: O’nun, insanlığa ve her tekil kişiye acı çektiren günahtan serbest halinde dünyaya geldiğini kutluyoruz. Bu gerçek, Allah’ın sevgisinin bir gizemidir. Bu yıl bu gizemi, vaftizci Yahya tarafından Allah’ın Oğlu’nun gelişinin müjdelendiği Noel Bayramına Hazırlık Devresinin ikinci bu Pazar Gününde kutluyoruz. Yahya herkesi tutumlarını değiştirmeye ve tövbe etmeye çağırır, hem günahkârları hem de kendilerini doğru gibi görenleri: Hatta bunların herkesten çok tövbeye ihtiyaçları vardır, çünkü kendilerini doğruda gördüklerinden, Allah’ın kendisinin Baba olduğunu göstermek için gönderdiği Oğlunu, ihtiyaçları yok diye ret etme durumuna girerler. Günahsız olan Meryem, günahkârlar dünyasına girer, bu öyle bir dünya ki günah, insanların düşünme tarzlarını ve atacakları adımları yönlendirmektedir. O halde Meryem’in de acıya karşı bağışıklığı yok, çünkü herkese acı çektiren egoizmle yüklü kişiler arasında yaşamaya geliyor.

Ama günahsız olmak ne demektir? Bunu, bizim bugün kutladığımız gizemi açıklamak için doğu Kilise Hıristiyanlarının kullandıkları unvandan anlayabiliriz. Onlar Meryem’i “Tamamıyla Kutsal” diye çağırırlar! Meryem, Allah’ın kutsallığıyla tamamıyla parlamaktadır. Bu ne demek? Meryem, Allah’a daima “evet” diyerek yaşadı. Baba’nın sevgisi onda daima olumlu cevap buldu. Yaşamı, düşünceleri, eylemleri, insanlarla karşılaşması, daima Baba’nın sevgisini yansıttı. O, tamamıyla kutsaldır! Bu sebeptendir ki lekesizdir, günahsızdır, tertemizdir: onda hiç bir zaman Baba’nın isteğine, sevgisine, merhametine karşı bir itaatsizlik, bir isyan veya ret olmadı.

Aziz Luka, İncil metninde, Meryem’in Allah’ın Sözüne itaatini çok iyi anlatmaktadır. Meryem, meleğin selamını tedirginlikle kabul ediyor, çünkü bunun özel bir selam olduğunu anlıyor, nitekim bu selam halkı ile ilgili peygamberlikleri gerçekleştirir. Meryem bu selamı reddetmiyor, bunun “ne anlama gelebileceğini” düşünüyor. Ona açıklama yapıldıktan sonra yine soru soruyor, fakat şüpheleri olduğu için değil de, ne yapacağını bilmesi ve tam ve mükemmel bir onay verebilmesi için soruyor. Meleğe şu soruyu soruyor: “Bu nasıl olur?”, yani “Bunların gerçekleşmesi için ne yapmalıyım?”. Sonunda da tam bir güvenle, “Allah katında olanaksız hiç bir şey yoktur” cümlesine dayanarak, yürekten evet’ini söylüyor. Bu yaşamının tek bir olayı değil, Meryem tüm yaşamı boyunca böyle davrandı. O gün böyle davrandı çünkü yaşamı boyunca Allah’a hep evet demeye hazırdı ve alışıktı. Meryem tamamıyla kutsaldır, yani her şeyiyle Allah’a bağımlı olmak istemektedir. O, Havva’dan öğrenmedi. Onda, Allah’a karşı hiç şüphe olmadı, Baba’nın sevgisinden bir an bile şaşmadı: o lekesizdir, günahsızdır!

Meryem’in bu güzelliği bizim için bir “dogma”dır, yani imanımızın gizemlerinden biridir. Bu ne demektir? Biz, Allah’ın bizi günahsız istediğine inanıyoruz, yani tamamıyla Ona çevrili olmamızı istiyor, bu imkânsız değildir. Günah, kaçınılmaz değildir, bizim insan olmamızla ilgili değildir. Günah olduğunda, bizi küçültüyor, bizi mahvediyor ve acı veriyor. Bizi Allah yarattı, günahsız olmamız için yarattı, yani Ona hep ve tamamıyla itaatkâr olmamız ve sevgisine cevap verebilmemiz, Onu hep içimizde taşımamız için yarattı. Ne zaman ki düşüncelerimiz ve davranışlarımız Baba’nın sevgisine ve bilgeliğine cevaptır, o zaman gerçekten gerçekleşmiş oluruz ve kendimizi öyle hissederiz. Ne zaman ki bizimle Allah arasında mesafe yok, duvar ve itaatsizlik yok, o zaman gerçek insanlarız. Sadece sevgisi, merhameti, affı ve şefkati bize çekici gelmektedir, o zaman gerçek insanlarız.

Noel Bayramına Hazırlık Devresinin bu ikinci Pazar Gününde havari Pavlus, birçok kere, Allah’ın Kutsalı, Meryem’in Oğlu, İsa’yı örnek almamızı tavsiye etmektedir. İlk olarak örnek alacağımız tavsiye şudur: “Allah, Mesih İsa'nın isteğine uygun olarak duygu ve düşünce birliği içinde yaşamamızı sağlasın” öyle ki “hep birlikte tek bir ağızdan Rabbimiz Mesih İsa'nın Pederi olan Allah'ı yüceltelim”. Bu sebepten “Mesih sizi kabul ettiği gibi, Allah'ın yüceliği için siz de birbirinizi kabul ediniz”. Meryem, İsa’ya itaat ederek Yuhanna’nın yanına bir anne gibi yaşamaya gitmekle ve havarilerle duada birlik olmakla bize bunun örneğini verir. Meryem’in tüm yaşamı, Allah’a şan verir; onda O’nun parıltılı sevgisinin yansımasını görürüz! Meryem ile ve şefaati ile günahtan ve her türlü kötülükten arınma yürüyüşümüze devam edelim, öyle ki Allah’ın şanı olalım ve dünyaya Meryem’in lekesiz elbisesinde parlayan kutsallığın bir ışınını yansıtalım!