ME
NU

OMELIE / Omelie TR

08 apr 2018
08/04/2018  -  PASKALYA DEVRESİ - 2. PAZAR  -  B YILI

08/04/2018  -  PASKALYA DEVRESİ - 2. PAZAR  -  B YILI

İlahi Merhamet Pazar Günü

Birinci okuma  Hav Kit 4,32-35 *Mezmur  117 *İkinci okuma *1Yh 5,1-6 *İncil Yh 20,19-31

 

Eskiden, yeni vaftiz olanlar, bu pazar gününde de, Paskalya Arifesinde vaftiz sırasında aldıkları beyaz elbiseleri giyiyorlardı. Bunun için bu günkü pazar günü "in albis" ("beyaz elbiseler ile") denilmektedir. Vaftizin sevinci mutluluğu bütün hayatımız boyunca canlı olmalı, tüm zamanımızı doldurmalı, bizimle karşılaşanlarda 'soru işaretleri' doğurmalıdır! İmanı reddetmekte inatçı olmayanlar, gerçek imanın hakikatini ve sevincini kabul edebilmek için, gerekli işaretleri alacaktır!

Bu günkü okumalar, meyve veren gerçek imandan söz etmektedirler.

İsa, Onikilere gözükünce, özel bir dikkatle Tomas'la ilgileniyor. Tomas, arkadaşlarının sevincine katılmamaya inat ediyordu, çünkü sevinçlerinin nedenini kabul etmek istemiyordu. Neden onlar, kederli ve korkakken, neşeli, güvenli, ümitli ve cesaretli olmuşlardı? Çünkü dirilmiş Rab ile karşılaşmışlardır! Rab onlara esenliğini ve affını vermişti, onların içine Kutsal Ruh'u üfleyerek, onlara kurtuluş eserini devam etme görevini teslim etmişti. Onların mutluluğu, anlattıklarının gerçek olduğunu ispat ediyordu. Fakat Tomas inatçılıkla kendi gözleriyle görmek ve elliyle dokunmak istiyordu. Yüzü kuyu ve üzgün idi.

Sekiz gün sonra, cumartesinden sonraki ilk günde, İsa yeniden geliyor. Alışılmış selamı verdikten sonra, tüm dikkatini Tomas'a çevirip, onun arzularını yerine getiriyor. İsa ona, başka bir şekilde davranmış olabileceğini, alçakgönüllülükle kardeşlerine inanması gerektiğini, kibarlıkla ama aynı zamanda kararlıkla, açıkça söylüyor. Bu azarlama ve sonraki Tomas'a söylediği sözler ile, İsa bizi kibrin ve aklın eğilimlerine fazla güvenmeyip, onları izlememeye çağırmaktadır. İman etmek, yaşamımızı büyük ve dolu kılan davranıştır! Allah'ın gücüne ve dirilmiş İsa'nın mevcudiyetine olan iman, bizi, sürekli karşı karşıya kaldığımız denemelerde destekleyip, sevindiriyor.

İmanımız, alçakgönüllülükte kökleştiği zaman, mantıklı ve akıllı temelden mahrum değildir! İmanımız, fanteziye ve hayallere değil, gerçek ve somut olaylara sabit bir şekilde dayanmaktadır. İmanımızı sağlam temele atmak için gereken olaylar, sadece sözlerle değil, hayatlarını değiştirerek gördüklerini ispatlayan tanıklar tarafından yazılmıştır!

Birinci okuma, imanlıların arasında doğan yeni bir durumu tasvir ediyor: aralarında gerçek kardeşlik vardır ve onları tek aile oluşturan sevgi hükmeder. İsa'nın dirildiğine inanan kişi, gerçekten göklerin değerlerini aramayı ve yeryüzündeki şeyleri, Rabbin verdiği yeni emre göre kullanmayı bilmektedir! "Sizi sevdiğim gibi siz de birbirinizi sevin." Bu şekilde yeryüzündeki yaşamı, güzel ve yaşanabilecek kılıyorlar.

İkinci okuma, Rab Mesih İsa'ya olan imanın, "dünyaya karşı zafer kazandıran" güç olduğunu göstermektedir. Bu iman verimlidir: içimizde, Allah'a ve insana olan sevgiyi doğurur; bu sevgi, yeni hayatımızın, Yaşayan Allah'tan doğduğunu kanıtlamaktadır! Sevgi; dünyada hükmeden, yaşamı ve sevinci boğan, insanlar arasındaki birliliğe ve uyumu engelleyen egoizme karşı gerçek zaferdir.

Gerçek iman, Dirilmiş İsa'ya dayanır ve O'ndan 'af' dediğimiz derin sevgi, doğar. İsa, Onikilerin üzerine Kutsal Ruh'u üfleyerek, Rab İsa onlara en gerekli ve en güzel görevi teslim ediyor: Allah'ın merhametini insanlara bağışlamak! Her kim isterse, günahlarını alçakgönüllülükle tanıyıp onların bağışlanmasını kabul edebilir. Günahları bağışlamak, Kilisenin, bu günde kendi Rabbinin dudaklarından kabul ettiği, günümüze kadar yerine getirdiği ve yerine getirmeye devam edeceği, görevdir. Kim Havarilerin birisine günahlarını 'itiraf ederek', İsa'ya olan imanını yenilemek isterse, O'nun dirilişini yeniden tecrübe edecek ve yeniden bulduğu sevinçle O'na tanıklık edecektir!

Bu Gün, Mesih İsa'ya iman etme günü ve Peder'in merhametinin günüdür! Peder, günahkar insanları kendi evlatları kılmak için onlara İsa’yı teslim etti ve İsa da, ölümden dirilerek, O'na iman edenlere affı ve barışı vermek için bütün dünyaya Havarilerini gönderiyor!

Kilise, "sekizinci günde", bu görevi ve sevinç, barış, af, Kutsal Ruh’u almak için toplanmaya devam edecektir. "Sekizinci gün"; Kilisenin imanının da, her imanlının imanının da, yeniden doğduğu ve güçlendiği gündür! Alleluya!

 

OKUMALAR

 

Havarilerin Kitabından Sözler 4,32-35

 

İnananların topluluğu yürekte ve düşüncede birdi. Hiç kimse sahip olduğu herhangi bir şey için «bu benimdir» demiyor, her şeylerini ortak kabul ediyorlardı. Elçiler, Rab İsa'nın ölümden dirildiğine çok etkili bir biçimde tanıklık ediyorlardı. Tanrı'nın büyük lütfu hepsinin üzerindeydi. Aralarında yoksul olan yoktu. Çünkü toprak ya da ev sahibi olanlar bunları satar, sattıklarının bedelini getirip elçilerin buyruğuna verirlerdi; bu da herkese ihtiyacına göre dağıtılırdı.

 

Mezmur118(117),2-4.16ab-18.22-24

 

Sonsuzdur sevgisi! desin İsrail halkı. Sonsuzdur sevgisi!

Desin Harun'un soyu. Sonsuzdur sevgisi! Desin RAB'den korkanlar.

RAB'bin sağ eli üstündür, RAB'bin sağ eli güçlü işler yapar!

Ölmeyecek, yaşayacağım, RAB'bin yaptıklarını duyuracağım.

RAB beni şiddetle yola getirdi, ama ölüme terk etmedi.

Yapıcıların reddettiği taş, köşenin baş taşı oldu.

RAB'bin işidir bu, gözümüzde harika bir iş!

Bugün RAB'bin yarattığı gündür, onun için sevinip coşalım!

 

Aziz Yuhanna'nın 1. Mektubundan Sözler 5,1-6

 

İsa'nın Mesih olduğuna inanan herkes Tanrı'dan doğmuştur. Baba'yı seven, O'ndan doğmuş olanı da sever. Tanrı'yı sevip buyruklarını yerine getirmekle, Tanrı'nın çocuklarını sevdiğimizi anlarız. Tanrı'yı sevmek, O'nun buyruklarını yerine getirmek demektir. O'nun buyrukları da ağır değildir. Çünkü Tanrı'dan doğmuş olan herkes dünyayı yener. Bize dünyaya karşı zafer kazandıran, imanımızdır. İsa'nın Tanrı Oğlu olduğuna iman edenden başka dünyayı yenen kim vardır? Su ve kanla gelen, İsa Mesih'tir. O yalnız suyla değil, su ve kanla gelmiştir. Kendisine tanıklık eden Ruh'tur. Çünkü Ruh gerçektir.

 

Aziz Yuhanna Tarafından Yazılan Mesih İsa'nın İncil'inden Sözler 20,19-31

 

Mesih İsa'nın ölümünden sonra, haftanın ilk günü akşam olunca, öğrencilerin Yahudilerden korkusu nedeniyle bulundukları yerin kapıları kapalıyken İsa geldi, ortalarında durup onlara, «Size esenlik olsun!» dedi. Bunu söyledikten sonra onlara ellerini ve böğrünü gösterdi. Öğrenciler Rab'bi görünce sevindiler. İsa yine onlara, «Size esenlik olsun!» dedi. «Baba beni gönderdiği gibi, ben de sizigönderiyorum.» Bunu söyledikten sonra onların üzerine üfleyerek, «Kutsal Ruh'u alın!» dedi. «Kimin günahlarını bağışlarsanız, bağışlanmış olur; kimin günahlarını bağışlamazsanız, bağışlanmamış kalır.» Onikilerden biri, İkiz diye anılan Tomas, İsa geldiğinde onlarla birlikte değildi. Öbür öğrenciler ona, «Biz Rab'bi gördük!» dediler. Tomas ise, «O'nun ellerinde çivilerin izini görmedikçe, çivilerin izine parmağımla dokunmadıkça ve elimi böğrüne sokmadıkça inanmam» dedi. Sekiz gün sonra İsa'nın öğrencileri yine evdeydiler. Tomas da onlarla birlikteydi. Kapılar kapalıyken İsa gelip ortalarında durdu, «Size esenlik olsun!» dedi. Sonra Tomas'a, «Parmağını uzat» dedi, «ellerime bak, elini uzat, böğrüme koy. İmansız olma, imanlı ol!» Tomas O'na, «Rabbim ve Tanrım!» diye cevap verdi. İsa ona, «Beni gördüğün için mi iman ettin?» dedi. «Görmeden iman edenlere ne mutlu!» İsa, öğrencilerinin önünde, bu kitapta yazılı olmayan başka birçok mucizeler yaptı. Ne var ki yazılanlar, İsa'nın, Tanrı'nın Oğlu Mesih olduğuna iman edesiniz ve iman ederek O'nun adıyla yaşama kavuşasınız diye yazılmıştır.