ME
NU

OMELIE / Omelie TR

20 apr 2014
20/04/2014 - Paskalya Bayramı; Rabbimiz Mesih İsa’nın Dirilişi

20/04/2014 - Paskalya Bayramı; Rabbimiz Mesih İsa’nın Dirilişi

1ª Okuma Hav İş 10,34.37-43 * Mezmurdan 117 * 2ª Okuma Kol 3,1-4 * İncil Yh 20,1-9

“Peygamberlerin hepsi O'nunla ilgili tanıklıkta bulunuyorlar. Şöyle ki, O'na inanan herkesin günahları O'nun adıyla bağışlanır”. Bu sözlerle Petrus bize, ölülerden dirilmiş olan İsa’yı gösteriyor. Havariler Ondan, olaylar gerçekleştikten sonra bahsediyorlar, peygamberler ise önceden bilgilendirmişlerdi, ama birileri de diğerleri de aynı bildirim. İsa “ölmeliydi” ve sonra “dirilmeliydi”, bu bir kapris değil, ya da beğenilmek için bir eylem değildi, amacı problemlerimizi çözmekti. Problemlerimiz daima Adem’in Baba’dan uzaklaşmasıyla başlıyor, daima günahtan doğuyor. Şimdi, İsa’ya iman etmek, yaşamını bizim yaşamımıza kabul etmek, Allah ile barışmaya başlamaktır ve yeni bir içsel huzurun başlangıcıdır! İsa’nın tüm yaptıklarının amacı, benim ve senin günahlarının affedilmesi içindir: Son yemekte de, ekmeği böldüğünde ve şarabı sunduğunda, bunu aynen bildirdi; dirilmiş olarak da, havarilere gözüktüğünde, aynısını tekrarladı. Günahlarımızın affı çok değerli, düşünün: Bu, İsa’nın arzularının merkeziydi, emeklerinin amacıydı, kederli olayları ve ölümü yaşamak için gereken içsel dürtüydü! Bu af olmasa, biz halen huzursuz, acılı, birlikten uzak olurduk: İşte, şimdi aziz Petrus bu affın bize nasıl ulaştığını anlatmaktadı. “Her kim O’na iman ederse...”: O’na iman etmek ne demktir? Kendini O’na emanet etmek, O’na çok değer vererek sözlerini ısrarla aramak, yaşamımızı O’nun görünmez ama daima güçlü ve kararlı ellerine emanet etmek demektir. O’na iman etmek: Bu, yaşamımı şekillendiriyor ve bizi, aramızda derin bir dostluğu kurmaya kabiliyetli kılıyor. Eğer sen O’na iman etmiyorsan, seninle tam birlik içersinde olamıyorum, sana ne kadar güvenebileceğimi bilmiyorum. Eğer yaşamında O yok ise, sen başka birine hizmet edeceksin ve, benim iyiliğimi arayacağına, onun faydalarını arayacaksın!

O’na iman etmek mümkün, çünkü O dirildi. Son düşmanımız ölüm, O’nu durduramadı, tutamadı. Onunla birlik içersindeyim çünkü yeni şanlı yaşamında da beraberinde olacağımdan eminim, ölüm bana ulaşırsa da beni sonsuza dek tutamayacaktır.

O’na iman etmek sadece ölümden sonra yaşamanın güvenliği için faydalı ve gerekli değildir, şimdiki yaşamdan da mutlu olmam, başkalarıyla birlikte olmam ve aldatıcı arkadaşlar arasında olduğumda kendimi yalnız hissetmemem için önemlidir. Arkadaşlar aldatıcı olabilirler, çünkü bazen, yaşamama yardımcı değiller ve bana kalıcı sevinci veremezler.

Bugün en aydınlık, güzel, büyük gündür. Güvendiğimiz kişi artık ölümün boyunduruğu altında değil ve dolayısıyla artık korkmuyor. Biz de artık ufukta ölümü değil, yeni yaşamı görüyoruz, bu yeni yaşam imkanımız dahilinde, varış noktamızdır.

Bu sebepten Paskalya allelluyası anlam ve arzu doludur.

Dirilmiş İsa’yı görünce yaşamımızın kaderinin sonsuzluk olduğunu anlıyoruz ve mademki İsa yaşıyor, O’na ve sözlerine güveniyoruz. Petrus O’nun hakkında şöyle dedi: “Allah tarafından ölülerle dirilerin Yargıcı olarak atanan kişi kendisidir”. Yargıç eylemlerimizi inceliyor; eğer yargıç O ise, kendisini nasıl kabul ettiğimize, nasıl sevdiğimize, O’nun sevgisinden nasıl sevindiğimize bakacaktır. Bu bizi O’nun gözünde kıymetli kılacaktır. O’nun sayesinde günahlarımız silinecektir, af edilecektir!

İsa’nın sözlerine itaatimiz sevinç dolu oluyor, Allah’a bir övgü duası oluyor: Alleluya! Rabbi övelim! Rabbi övmek bizi, birbirimize yaklaştırıyor, bizi tek bir yürek yapıyor ve tahmin edemeyeceğimiz bir şekilde yaşamımızı gerçekleştiriyor. Rabbi öv! Alleluya ilahisini söyle! Kendini Mesih’in Bedeninde, Kilisenin yüreğinde ve Dirilmiş Olan’ın sevincinde bulacaksın! Allelluya!

Rabbimiz İsa dirildi! Alleluya!

Gerçekten dirildi! Alleluya!