OMELIE / Omelie TR

12 nov 2017

12/11/2017 - OLAĞAN DEVRE - 32. Pazar Günü – A

12/11/2017 - OLAĞAN DEVRE - 32. Pazar Günü – A

Şükran Günü 

1.Okuma: Bilgelik Kit. 6,12-16 * Mezmur 63 (62)* 2.Okuma:  1.Selanik. 4,13-18 * İncil: Mt. 25,1-13

"Ruhum sana susamış", "bütün hayatım boyunca sana şükredeceğim"! Birinci okumaya böyle cevap verdik. O, Bilgelik’ten, insanmış gibi söz ediyor.

Bu Bilgelik’in, Allah’ın bilgeliği olduğunu kolayca anlıyoruz. Aynen de, Allah’ın Ruh’u, Allahın Sözü olduğunu, Onun için değerli olduğumuzdan bizi karşılamak için, daha doğrusu bizi aramak için gelen ebedi Kelamı olduğunu anlarız!

"Kim bilgelik için uyanık kalırsa, huzura kavuşur": Bu söz, düşüncelerimizin ve arzularımızın nereye yönelmeleri gerektiğini gösteren bir sözdür.

Yüreğimizde fiziksel refah amacımıza hizmet eden maddi, bencil arzular önemli olmamalılar. Yoksa bütünüyle duyularımızın hoşuna giden şeylere ve ihtiraslarımıza bağlı oluruz; ve sonucunda diğer insanların boş ve geçici beğenilerine veya eleştirilerine bağlı kalırız. Bilgelik’e bağlı kalarak, onu düşünerek, arzulayarak ve arayarak, içimizde yeni ruhsal bir güç doğar, her şeyden ve herkesten büyük bir özgürlükte olgunlaşırız, "imrenilecek" bir huzura kavuşuruz. Kim Bilgelik’i içtenlikle ararsa, kendini Allah’ın yüreğinde bulacak, çünkü Bilgelik oradan gelmektedir!

Bilgelik’i düşünmemiz ve arzulamamız, bizi İsa’nın benzetmesini dinlemeye hazırlar. İsa iki grup kişiyi kıyaslar. Sayısı aynı, ama davranma şekli değişik iki grup “bakire”yi inceler. Birinci grubun kızları "akılsız", "bilgelikten yoksun"dur. Onların akılsızlığı, gerçekleşecek olaya hazırlanmamalarından ibarettir. Beklenilmesi gereken olay, düğünü yapmak için güveyin gelişidir. Onlar, onun geleceğini biliyorlar, ama onun gelişine hazır olmak için hiçbir şey yapmıyorlar! Açıkça, onu sevmedikleri bellidir, onun gelişini ve düğününü göz önünde tutarak yaşamıyorlar, kendi rahatlıklarına ve yüzeyselliklerine kapılmış, böylece kalıyorlar.

Diğer kızlar 'akıllı'. Onlar gece olunca, normal olarak, uykuya yakalanmadan önce, güveyin gecikmesi halinde, uzunca beklemek gerekirse, kandilleri için yedek yağ hazırlarlar. Nitekim hiçbir kız güveyin geliş saatini bilmiyordu. Tam gece yarısı güveyin gelişini ilan eden bir ses duyulduğunda, akıllı kızlar hazırdır. Düğünü – o düğünde O, geline hayatını verecektir - hazırlayan güveyin adımlarını ışıklandırmaya hazırlardır! Akılsızlar ise, bulunması güç olan bir anda, yağ aramaya gitmek mecburiyetindeler ve hiç kimse onları bu zor durumdan kurtaramaz!

İsa’nın bize neler anlatmak istediğini anlamak kolaydır. İsa, defalarca, başka benzetmelerle de, öğrencilerine ve herkese hazır olmak gerektiğini ısrarla tekrarladı. Neye hazır olmak? Kurtarıcıyı, Allah’ın gönderdiğini, Peder’in hoşuna gideni yani O’nun Kendisini kabul etmeye hazır olmaktır! O’nu kabul eden, O’nun Sözüne itaat eden, O’nun Ruh’unu taşıyan kişi her anda O’na eşlik etmeye hazır olacaktır!

O zaman, bekleme: "O’nun" olmak için, O’nun öğrencisi ve dostu olmak için hemen, mümkün olan adımları at! O’nun istediği gibi yaşamaya şimdiden başla! Bekleme, çünkü O şimdi seni kullanmak, seninle işbirliği yapmak isteyebilir. Eğer O’na olan sevgin canlı değilse, 'kandilin yanmazsa', fırsatı kaçırıp, karanlıkta, yalnızlıkta kalıp, içinde umutsuzluk ve yararsızlık hissi büyüyecektir! Hiç kimse senin yerine cevap veremez. Başkalarının senin için dua etmelerini dileyebilirsin, ama sen İsa'ya ait olmaya karar vermezsen, başkalarının duaları, çok olsa bile, sana ne faydası olabilir ki?

İkinci okumada Aziz Pavlus imanlıların ölümünden bahseder. Geçen hafta, sevgili ölülerimiz için, bugünkü Pavlus’un sözlerini hatırlayarak dua ettik. Madem ki İsa dirildi, diriliş ümidimiz oldu. İsa kendisi ile birlikte olmamız için bizi toplayacak ve Allah’ı sonsuza dek yücelten cemaati oluşturacağız! Bu açıklama, aramızdan birinin ölümünde, bizim huzurlu ve rahat olmamızı sağlar: o, yok olmuş veya 'kaybolmuş' değildir, Rab ile yaşar, bizim de ebedi ve şanlı hayatta ona ulaşmamızı beklemektedir!

Bu gerçeğe tereddüt etmeden inanmak, hayatımızın her durumunda bizim 'akıllı' olmamızı sağlayan bilgeliğin temelini oluşturuyor! Nereye kadar ulaşabileceğimizi bilen insan, yolunu kaybetmemek için bütün gücüyle uğraşır! İsa bizim için dirildi; O, hedef ve yoldur: O’nu hemen sevmek, O’nu hemen dinlemek istiyorum! O geldiğinde, hikmet ile, O’nun Sözü ile dolu olacağım!

Geleneğe göre bu Pazar Günü de bağışladığı bütün iyilikleri için, maddi iyilikler için de, Pedere’e teşekkür ediyoruz. Toprağın meyveleri için, işlerimize verdiği takdis için de O’na teşekkür ediyoruz: Bununla geçimimizi, muhtaç olanların bazı ihtiyaçlarını da karşılayabildik. Şükran eylemi daima Allah’ın hoşuna gidip bizi minnettar ve cömert kılar. O halde şükranlarımızı bütüm yüreğimizle söyleyelim!

OKUMALAR

1.Okuma: Bilgelik Kit. 6,12-16

Bilgelik parlaktır, asla kararmaz, Bilgeliği sevenler onu hemen görür; Bilgeliği arayanlar onu çabucak bulur.

Onu isteyenlere bilgelik kendini derhal tanıtır.

Erken davranıp onun yolunu gözlerseniz, Hiç bir sorununuz kalmaz; Onu kapınızda oturmuş durumda bulacaksınız.

Onu düşünmek bile, anlayışın olgunluğunu gösterir. Onun için her an tetikte olursanız, Huzursuzluktan hemen kurtulursunuz.

Bilgelik kendine yaraşır olanları arar durur, Onları bulunca cana yakınlıkla kendini gösterir, Tüm düşüncelerinde onlarayardımcı olur.

* Mezmur 63 (62)

Ey Tanrı, sensin benim Tanrım,

Seni çok özlüyorum,

Canım sana susamış,

Kurak, yorucu, susuz bir diyarda,

Bütün varlığımla seni arıyorum.

Kutsal Yer'de baktım sana,

Gücünü, görkemini görmek için.

Senin sevgin yaşamdan iyidir,

Bu yüzden dudaklarım seni yüceltir.

Ömrümce sana övgüler sunacağım,

Senin adınla ellerimi kaldıracağım.

Zengin yiyeceklere doyarcasına doyacağım sana,

Şakıyan dudaklarla ağzım sana övgüler sunacak.

Yatağıma uzanınca seni anarım,

Gece boyunca derin derin seni düşünürüm.

Çünkü sen bana yardımcı oldun,

Kanatlarının gölgesinde sevincimi dile getiririm.

Canım sana sımsıkı sarılır,

Sağ elin bana destek olur.

2.Okuma: Aziz Pavlus’un Selaniklilere Mektubundan 4,13-18

Kardeşler, umutsuzluk içinde yaşayan diğer insanlar gibi kederlenmemeniz için, gözlerini yaşama kapamış olanlar konusunda bilgisiz kalmanızı istemiyoruz. İsa'nın ölüp dirildiğine inanıyoruz. Aynı şekilde Tanrı, İsa'ya bağlı olarak gözlerini yaşama kapamış olanları da O'nunla birlikte geri getirecektir. Rab'bin sözüne dayanarak size şunu bildiriyoruz: biz yaşamakta olanlar, Rab'bin gelişine dek diri kalacakolanlar, gözlerini yaşama kapamış olanların önüne asla geçmeyeceğiz. Rab'bin kendisi, bir emir çağrısıyla, baş meleğin seslenmesiyle ve Tanrı'nın borazanıyla gökten inecek. Önce Mesih'e ait ölüler dirilecek. Ondan sonra biz yaşamakta olanlar, diri kalmış olanlar, onlarla birlikte Rab'bi havada karşılamak üzere bulutlar içinde alınıp götürüleceğiz. Böylece sonsuza dek Rab'le birlikte olacağız. İşte birbirinizi bu sözlerle teselli edin.

İncil: Matta 25,1-13

O zaman Göklerin Egemenliği, kandillerini alıp güveyi karşılamaya çıkmış olan on kıza benzeyecek. Bunların beşi akılsız, beşi de akıllıymış. Akılsızlar kandillerini almışlarsa da, yanlarına yağ almamışlar. Akıllılar ise, kandilleriyle birlikte kaplar içinde yağ da almışlar. Güvey gecikince hepsini uyku tutmuş ve dalıp uyumuşlar.
«Gece yarısı bir ses yankılanmış: `İşte güvey geliyor, onu karşılamaya çıkın!' Bunun üzerine kızların hepsi kalkıp kandillerini tazelemişler.
«Akılsızlar akıllılara, `Kandillerimiz sönüyor, bize yağınızdan verin!' demişler.
«Akıllılar, `Olmaz! Hem bize hem size yetmeyebilir. En iyisi satıcılara gidin, kendinize yağ alın' demişler.
«Ne var ki, onlar yağ satın almaya giderlerken güvey gelmiş. Hazırlıklı olan kızlar, onunla birlikte düğün şölenine girmişler ve kapı kapanmış.
«Daha sonra gelen öbür kızlar, `Efendimiz, efendimiz, aç kapıyı bize!' demişler.
«Güvey ise, `Size doğrusunu söyleyeyim, sizi tanımıyorum' demiş.
«Bu nedenle uyanık durun. Çünkü o günü ve o saati bilemezsiniz.