ME
NU

OMELIE / Omelie TR

06 gen 2013
06/01/2013 - EPIFANYA BAYRAMI

06/01/2013 - EPIFANYA BAYRAMI

1.Okuma Yeş. 60,1-6 * Mezmur 71 * 2.Okuma Ef. 3,2-3.5-6 * İncil Mt. 2,1-12

Bugün Rab kendini gösteriyor: Allah kendini İsa’da gösteriyor ve İsa halkın tüm temsilcilerine Allah olarak gösteriliyor! Aziz Pavlus da kendisine Allah’ın tüm halklara sevgisinin gizeminin açıklandığını ve hepsi birlikte tek bir beden kurmaya çağrıldıklarını söylüyor: Bu sevgi Mesih İsa’da somut ve görülür oldu. O halde bugün Beytlehem’deki mağaraya sadece olağanüstü bir ziyaretin gerçekleşmesini kutlamıyoruz: Yıldız Bilimcilerin gelişi İncil’de anlatılmasının sebebi, bu olayın, bizim ve dünya için, daha önce ve şimdi de, derin ve büyük anlamının olmasıdır. İsa - O’nun daha çocuk olması da önemli değil! -, peygamber Yeşaya’nın dediği gibi, “senin üzerinde” parlayan ışıktır”; ayrıca peygamber şöyle devam eder: “Milletler senin ışığına doğru, krallar senin pırıldayan şafağına doğru yürüyorlar”. Biz, bu peygamberlik dolu sözleri kabul ediyoruz ve, tüm halkların sevincine katılmak için, gözlerimizi kaldırarak, ayağa kalkıp toplanıyoruz. İşte peygamberin sözleri Yeruşalim’de olanlarda gerçekleşiyor: Kraliyet saygınlığında olan bazı kişiler, uzak ve tanınmayan ülkelerden gelerek, bilinmeyen ve sınırlı dinlerin mensupları olarak, kral Herodes’in karşısına çıkarak, “Yahudilerin yeni doğan kralı nerede?” diye soruyorlar. Onlar bu bilgiyi yıldızlardan okudular: Yaratılış, yaratılmasını ve güzelliğini borçlu Olanın kendisini göstermesine katkıda bulunuyor, ancak peygamberlerin de bilgilerini tamamlamalarına ihtiyaçları var. Bu metinleri kral Herodes’in dinsel hizmetkarları buluyor: Ancak ne kendileri ne de kral bunları ciddiye almıyor. Onlar, yazılı olana inanıyorlar, ancak bu Kutsal Yazılar tarafından Müjdelenen Olana iman etmiyorlar; hatta O’nu düşman gibi görüyorlar, tıpkı Adem’in de Yaratıcısını gördüğü gibi; tıpkı başka hükümdarların ve başka tapınağın hizmetkarlarının da, onların önünde, kıskançlarının ve korkularının yüzünden zincire vurulan İsa’yı görecekleri gibi. Yıldız Bilimciler arayışta yalnızlar, kralın ve bilginlerinin yardımcı olmamaları ile cesaretlerini kaybetmiyorlar. Yazılardan sonra, yıldız yine karşılarına çıkıp yol gösteriyor: Ancak Bebeği bulduklarında yüreklerindeki sevinç aradıklarının O olduğunu garantiliyor. Bebek krala benzemese de, getirdikleri armağanlara değmektedir, O, sadece bu hediyeleri değil, yüreklerini ömür boyunca ve tüm hayatlarını almaya layıktır. Bu büyük sevinç, hem kendi bilgilerine hem de peygamberlerin yazılarına dayanarak, İsa’ya varanların mükâfatıdır. Yıldız bilimciler alçakgönüllü idiler; etraftan bilgi isteyerek kendilerini alçalttılar ve daha sonra kral Herodes’ten saklanmak için daha da alçaldılar.

Bebeğin karşısında bu zengin yıldız bilimciler, krallar, eğiliyorlar; O’nu kendilerinden üstün kabul ediyorlar. Yaratılan evrenin küçük ve büyük gizemlerini keşfetmek için çalışan bilginler, bunu kendi şan ve gururları için yapmayıp bu aynı alçakgönüllü davranışı sergilediklerinde yıldız bilimcilere benzerler. Gerçekten büyük olan her kişi, yani kendilerini başkalarının hizmetine adayanların davranışı budur. Bunu küçükler de yapıyor ve o andan itibaren artık küçük değiller. Kim annesi Meryem’in kucağındaki Bebeğe tapıyorsa büyüyor ve yaşamlarında kötülüğün izi olan hüzün ve boşluk olanlara yardımcı oluveriyorlar.

Tüm dünyanın insanları, gerçeğe susamışlıklarını, gerçek ve mükemmel sevginin rüyasını gerçekleştirmek için yıldızın ve Kutsal Yazıların kendilerine yön göstermesini beklemektedirler. Bu yolu bulabilecekler mi? Aradıkları kişilerle birlikte yürüyebileceklerse, diz çökmeye kabiliyetlilerse, hazinelerini açıp başkalarına dağıtabilirlerse, güçlülerin projelerinden etkilenmezlerse, o zaman mutlaka bulacaklardır.

Bugün aziz Pavlus ile ve gibi, İsa ile karşılaşarak Allah’ın sevgisinin gizeminin açıklanmasını almaktan mutlu olalım. Bu çok büyük bir armağandır. Bundan mutlu olalım ve şükredelim, aynı zamanda da içimizde, Allah tarafından kendini tanıtmak için kullanılmayı kabul edelim, bunu arzu edelim. Çünkü hala ümitsiz ve sevgisiz yaşayanlar var, yaşamlarının değerini bilmeyenler var. Bu arzu sayesinde ağzımızdan ümit ve iman dolu sözler çıkabilecek ve yönlerini ve cesaretlerini kaybedenlere tekrar cesaret verebileceğiz. Bizler de hala günahkar ve kabiliyetsiz olsak da, Herodes’in bile yıldız bilimcilerin Bebek İsa’yı bulmaları için değerli ve önemli bilgiler verdiğini hatırlayalım! Bizler de halen kötülükte isek de ve sadakatte, kutsallıkta mükemmel olmasak da, O’nu, bilmeden de olsa arayanlara yardımcı olabiliriz. Başkalarına vereceğimiz doğru ve hakiki söz bize de yansıyacak ve tövbemizi tamamlamamıza yardımcı olacaktır.